ŞİİRLERİMDEN ÖRNEKLER

KENDİMLEYİM,

KENDİMİ DİNLİYORUM,

İYİYİM

Sırtımda sırt çantam,

İçinde bir kitap ve bir şişe su.

Yola çıktım kendimi dinlemek için.

Doğaya yürüyorum bir başıma

Keyiflerdeyim,

Kendimleyim, kendimi dinliyorum

İYİYİM…

Ve mutluyum,

Mutluluğum sessizlikten, huzurdan,

Doğa ile sırt sırtayım, iyiyim.

Düşüncelerimden arınmış beynimle,

Oksijen depoluyorum.

Ben bir başımayım şu an evrende,

Kendimleyim, kendimi dinliyorum

İYİYİM…

Ben, DOĞA ile,

Ben, ANILARIMLA,

Ben, DOSTARIMLA,

Aynı potada eritirim yalnızlığımı.

Ve ben hep düğüm atarım dostluklarıma, çözümsüz

Dostlarımla birliktir benim yalnızlığım,

Kederim, sevincim, şansım, benliğim,

ÖZELMAS derler ama ettenim kemiktenim,

Ben bir başımayım şu an evrende,

Kendimleyim, kendimi dinliyorum.

İYİYİM…

***

İsa ÖZELMAS-1968/Bornova

HERŞEYİMİZSİN ATAM

Kulağımda fısıltısın ,

Dinlemekten korkmadığım ,

İçimdesin bir kor gibi

Yanmaktan korkmadığım ATAM.

Sen;

Barış ve özgürlük için.

Ülken ve Bayrağın için

Sen tüm uluslara önder olmak için

Yaratılmışsın ATAM

Sen;

Tartışılmaz bir lidersin,

Tartışılmaz bir siyasetçi ve

Tartışılmaz bir Başkumandansın

Sen inanılmaz bir devrimcisin ATAM.

Büyük savaşları kazanıp

Cumhuriyeti bize armağan eden,

Yokluk içinde inanılmaz icraatlar yapan

Kısa zamanda pek çok devrim yapan

Canımızsın, kanımızsın

İliklerimize işleyen

Bir sevginin kaynağısın

***

Zamana dur diyesim geliyor,

Seni düşünürken.

Bir huzur doluyor içime ATAM

Yaptıkların için

Sana minnettarız

Dudaklarımdan ismini düşürmediğim

İçimdesin bir kor gibi yanmaktan korkmadığım

Kulağımda fısıltısın, dinlemekten bıkmadığım…

*** İsa Özelmas

ÇOCUKLARIM

Keşke hep küçük kalsaydınız diyorum bazen,

Bazen de iyi ki büyüdüler,

koca adam oldular.

Sizi çok seviyorum çocuklar..

Hep doğruları bulmak adına idi,

verdiğimiz uğraşlar,

Hep kendiniz olma adına idi,

tüm çabalar.

Ve artık büyüdünüz,

doğrularınızı buldunuz. Ve artık kendiniz odunuz.

Sizinle gurur duyuyorum,

Sizi çok seviyorum çocuklar…

Keşke geriye dönebilsek diyemiyorum,

Keşke küçücük kalsaydınız da.

İyi ki büyüdüler diyorum sağlıkla,

İyi ki koca adam oldular,

Sizi çok seviyorum çocuklar…

*** isa Özelmas

Şiirlerimi gözden geçirirken 50 yıl önce yazdığım şiirlerden birkaçının bugünü yansıttığını gördüm bir tanesini dostlarla paylaşmak istedim.

ŞUNDAN BUNDAN

Kolay anlaşılmıyor gerçekler

Ve de ifade edilemiyor, anlaşılsa da.

Yalancılar var etrafımızda,

VE yalancı şahitler..

Bir garip kalıveriyor insanlar,

Gerçeklerle ortada,

Yapayalnız, haklı fakat bir başına…

Bir garip ozanım çaresiz,

Birkaç mısram var sevgiden yana,

Birkaç mısra da doğa için…

Sonra da şundan bundan,

Kıyıda köşede..

Ama içim ezik benim,

Ama karmaşık düşüncelerim.

Gözlerim doluyor çoğu kez,

Gözyaşı sızıntılarının arasından,

Tüm görebildiklerim..

Alışmış bir büyük kitle,

Gör denileni görmeye.

Alışmış bir büyük kitle ,

Yap denileni yapmağa.

Alışmış bir büyük kitle,

yaz denileni yazmaya

BENİM ALIŞAMADIĞIM

Ve de,

ALIŞAMAYACAĞIM…

*** İSA -1971-TİRE

MAHŞERE KADAR

Hep yanımdasın, günlerde, gecelerde.

Kâh, dipdiri karşımda.

Kâh, rüyalarımda,

Kâh sesin kulaklarımda, kâh nefesin

Sabahlara kadar..

İşte ondan sürecek beraberliğimiz,

Mahşere kadar…

Hep içindesin benim, saatler boyu,

Kâh, göz kırparak yalnızlığıma ,

Kâh, ısıtarak içimi, sımsıcak.

Kâh, ellerin ellerimde, gün batımında

Kâh, gözlerin gözlerinde,

Güneşin doğuşuna kadar..

İşte ondan sürecek beraberliğimiz,

Mahşere kadar…

***

İSA-Bornova-1971

BUGÜN

Bugün hiç keyfim yok nedense.

Bulutlar daha bir kara,

Güneş daha bir soğuk,

Hava da puslu sanki..

Oysa bulutları istiyorum avuçlarıma.

Hissetmek istiyorum güneşin sıcaklığını.

Arındırıp da havanın pusunu kirini,

Oksijen solumak istiyorum doyasıya.

Bugün hiç keyfim yok nedense.

Odam daha bir karanlık,

Çiçeklerim daha bir küskün,

ve suskun radyom.

Oysa sevemiyorum karanlığı, küskünlüğü.

Keyifsizliği sevmiyorum.

Aydınlatıp da odamı canlanan çiçeklerimle,

Radyomu dinlemek istiyorum…

* **

İSA 1969-Bornova

GEÇMİŞ GÜNLER

Kendimi, kendime verip düşündüğümde,

Geride kalan günlerimi,

Daha güçlü , daha güvenli gidiyorum,

geleceğin üzerine …

Geçmiş günlerimden usumda kalan;

Mutluluklar,

Güzellikler,

Ve de heyecan…

Kendimi kendime verip düşündüğümde,

Geride kalan günlerimi,

Bir sevinç kaplıyor içimi.

Unutuluveriyor sıkıntılar, kırgınlıklar.

Geçmiş günlerimden usumda kalan

Sadece, mutluluklar,

Güzellikler

Ve Heyecan…

***

1966-İzmir

ŞİİR

Adım gibi biliyorum,

Şiirle, şarkıyla olacak gibi değil.

Ama, şiiri ve seni çok seviyorum.

Döktükçe mısralarıma seni

RAHATLIYORUM…

Adım gibi biliyorum,

Düşünmekle, yazmakla olacak gibi değil.

Ama, eksik parçalarımızı tamamlamak,

Kırık kalpleri onarıp, yalnızlıkları gidermek,

Hep en büyük istek içimde,

Ama, ben şiiri ve seni çok seviyorum.

Döktükçe seni mısralarıma,

RAHATLIYORUM…

***

İSA-1973

DAHA ÇOK SEVMEK

Yenileniyor bak işte, giysiler, düşünceler,

Yenileniyor işte bak Sevgiler,

Yaşadığım tüm günleri seviyorum,

Ama;

Yeni heyecanlarımı, yeni düşüncelerimi,

Evimi ve seni DAHA ÇOK SEVİYORUM…

Yaşanmış bunca sevgiler,

hüzünler, mutluluklar.

İşlenmiş bunca hatalar,

Yanlışlar, eksiklikler,

Onur duyulası başarılar,

İnsancıl davranışlar, hoşgörüler

İSA’nın dünyasına giren her şey…

Tümüyle bu yaşam benim,

Yaşantımı ve yaşadıklarımı,

Dünyama giren tüm varlıkları seviyorum,

Ama;

Yeni heyecanlarımı, yeni düşüncelerimi,

Evimi ve seni DAHA ÇOK SEVİYORUM…

***

İSA – 1975 Bornova

EN GÜZEL İNSANDI ATATÜRK

Dünya’nın en güzel insanıydı kuşkusuz,

Yaratılmış ve yaratılacaklardan.

Günü ve geleceği gören

Yurdunu, Bayrağını ve insanlarını SEVEN..

Dünya’nın en güzel insanıydı kuşkusuz,

Kuşkuyu mavi gözlerinde eriten

Hem mazlumun yanında, zalimleri ezen

Yurdunu, Bayrağını ve İnsanlarını SEVEN..

Dünyanın en güzel insanıydı kuşkusuz,

Doğayı ve canlıları seven.

Bitkinin fidesini,

Canlının bebesini önemseyen.

Yurdunu, bayrağını ve insanlarını SEVEN..

Dünyanın en güzel insanıydı kuşkusuz,

Medeniyeti, Yasaları, Demokrasiyi bilen

GELECEĞİ görebilen

Yurdunu, bayrağını ve insanlarını seven

*** İSA

Ocak-2010

GÜNEŞLİ GÜNLER

Gözünü dikti,

vurgun yemiş yüreğim,

Güneşli bir gökyüzüne..

Hem de Aralık ayının 17 sinde…

“Güneşe akın var, güneşe akın

güneşi zaptedeceğiz güneşin zaptı yakın”

Dizeleri büyük usta Nazım’ın

Dilimde,yüreğimde…

Bulutlardan arınmıştı sanki mavi,

Herşey gözler önünde.

Çok yoruldu artık AK,

Çok yoruldu artık KARA,

Daha canlı görünüyordu SARI,

Ve bezgindi MOR..

İnsanlar keyifli,

Umutlar kıpır,kıpır.

“Bir ağaç gibi tek ve hür,

ve bir orman gibi kardeşcesine”

Diyerek bakıyorlar geleceğe..

***

Gözünü dikti,

vurgun yemiş yüreğim

Tünelin ucunda görünen güneşe.

Görünüyordu sanki,

özlediğimiz günler.

Sürdürebilirsek gezi kararlılığımızı,

Koca dağların arkasında değil sanki

ÖZGÜRLÜKLER… İSA

25/01/2014

AÇ VE TOK

Yine karamsar düşünceler insanlarda,

Kuşkulu gelecek.

Anlaşılır gibi değil gelişmeler..

Bırakın istenileni gerçekleştirmeyi,

Umuda bile aç gönüller.

Yine inançsız bakışlar insanlarda,

Kuşkulu yaşam.

Anlaşılır gibi değil gerçekleşenler…

Bırakın güzellikleri görmeyi, yaşamayı,

Umuda bile tok gönüller…

*** İsa

AĞUSTOS RÜZGARLARI

Mevsimler mi değişti, insanlara özenip,

Ne yazlar eski yaz,

Ne de eski tadı var sonbaharın.

Bak, azalmış şiddeti Ağustos rüzgarlarının,

Yaprak bile zor kımıldıyor doğada.

Şimdi, sıcak fazla sevgi az.

Şimdi, düşmanlık fazla, dostluk az.

Şimdi, yürek çarpıntıları fazla insanların,

Bak, azalmış şiddeti Ağustos rüzgarlarının..

Fikirler mi değişti, doğaya özenip?,

Ne eski keyif var sevdalarda,

Ne dostlar eski dost.

Şimdi, sıcak fazla, serinlik az.

Şimdi güneş fazla, gölge az.

Şimdi, işler fazla, zaman az,

Şimdi yaşama bakışı bile değişti insanların,

Bak, nasılda azaldı şiddeti,

Ağustos rüzgarlarının…

*** İSA

AKDENİZ ÖZLEMİ

Bir çift göz notalarda şimdi . Tanıdığım sözler yayılıyor

hoparlörlerden!..

Bana kadar geliyor gülüşlerin

dalga,dalga..

Kimse anlamıyor,

kimse anlayamaz.

Bana özgü bir anlam,

bana özgü bir müzik

çiziyor portreni şu an ..

Mayısın ilk günü,

ilk ışıklarını yitiriyor şimdi.

Seninle bırakıyor beni.

Bir Akdeniz özlemi içimde şu an dalgalar.

Durup durup çarpıyor, Yüzüme , gözüme , üstüme

İçimi dışımı ıslatan

özlediğim dalgalar.

Kâh yanıbaşımda oluyorsun

beyaz köpüklere sarınmış,

Kâh uzaktan el sallıyorsun

GÖRÜYORUM..

Seni düşünüyorum,

seni duyuyorum,

seni yaşıyorum. Güzel şeyler düşlüyorum,

gelecek günler için.

Ve dalgalara ekiyorum onları

boylansınlar diye..

Ve de en irisini en köpüklüsünü izliyorum

gün be gün .

Yakında , salıvereceğim kendimi

dalgaların koynuna,

Ve sana geleceğim.

seninle olacağım, tek yürek olacağız.

GÖRECEKSİN…

Çöken Mayısın ilk karanlığı üstüme.

Müzik ;

Seni bırakıp gitti, giderken. Gözlerini,

notalardan gözlerime aldım

kıskanarak.

Saçlarını;

Dalgalardan,saçlarıma, İçimdesin şimdi.

Akdeniz özlemi gibi.

Kimse anlamıyor,

kimse anlayamaz.

Bana özgü bir anlam

Bana özgü bir müzik

çiziyor portreni…

*** İsa

BUGÜNLER

İçimde ireriyor geçmişin coşkusu,
Geleceğe bakışlar kuşkulu artık.
Tacizler, Talanlar, Takiyeler,
Hortumlar, sataşmalar ve savaşlar..
Barış ve huzurdan eser kalmadı,
Koca bir dağın ardında sanki
ÖZGÜRLÜKLER…
***
Avuçlarımda sımsıkı tutuyorum,
Yakalayabildiğim büyük-küçük sevinçleri,
Direnişleri, hak aramalarımızı, özgürlükleri..
Yüreğimi ısıtıyor,
gelecek bekletilerim.
Hergün kötü görünümler,
Hergün kötü haberler,
Koca bir dağın ardında sanki
ÖZGÜRLÜKLER…İSA

Bornova/2006

ANILARIM

Anılarım örtmeye başladı gecemi,

yaprak yaprak.

İçimde, huysuz bir kısrak gibi sevgin

kıpır kıpır, sımsıcak.

Umutsuzluğa değil, umuda gebe düşünceler,

Doğacak mutluluğun,

sevinç çığlıkları kulaklarımda.

Sonra, mutluluğu sürüklemek baharlara…

Bulutlardan yana sıkıntım,

Yağmurdan değil..

Sevgiye, huzura yönelişim,

Dargınlığa değil.

İçimde bir volkan sevgin ağırlaşıyorum.

Zamansız düşüyor göz kapaklarım.

Gecenin karanlığı, kapladı tüm içimi,

Anılarım uykuya çağırıyor sanki beni….

*** İsa

ANLIYOR MUSUN?

Yaşamak güç yeleli bir küheylan,

Ha kaçırdı, ha kaçıracak beni uzaklara.

İrade, eyerlenmiş, gem yerine ağzına,

Mutluluk, üzengilerinde sanki.

Topuklar değdikçe karnına,

Bir koşu tutturuyor uzaklara…

Yaşamak, semalarda süzülen,

Bir beyaz güvercin.

Ha kondu, ha konacak yuvasına.

Keder, kömür benekler, gözlerinde,

Mutluluk, kanatlarında sanki.

Acele besleyip yavrularını,

Bir uçuş tutturuyor uzaklara…

Yaşamak, güçlü bir soluk ciğerlerimde,

Ha patladı, ha patlayacak.

Ha boğdu beni ha boğacak anlıyor musun?

Yaşamak, bir tren yaşantımızda,

Ha kaçtı, ha kaçacak.

ANLIYORMUSUN?…

*** İsa

AŞK

Bir zevk olarak bile gereksiz belki aşk.

Korkuyorsa insan gölgesinden,

Korkuyorsa geçmişinden veya geleceğinden.

Sevgi güçlü bir tekne ,

Aşk bembeyaz bir yelken ,

İnsan niye korkar denize açılmaktan bilmem,

Hava bu kadar güzelken?

Bir yaşam biçimi bile değil belki aşk.

Korkuyor insan kendi yüreğinden,

Korkuyorsa şu kısacık ömürde

Yaşanacak güzel günlerden .

İnsan niye korkar mutlu olmaktan bilmem,

Sevmek bu kadar güzelken?

*** 1970-bornova-İsa

ANILAR

Anılarım dalga dalga geldiler üstüme bu gün.

Kah çarptılar kayalara,

Kah tomurcuk, tomurcuk açtılar dallarda.

Yürüdüm sevgiler yüklenerek,

Yıllar boyu yarınlara…

Anılarım alıp götürdüler beni,

Geçirdiğim yıllara….

Anılarım dalga dalga geldiler üstüme bu gün.

Kah çarpıyorlardı kayalara,

Kah yükseliyorlardı bulutlara.

Uzandım seçtiklerimi yakalamak için göklere,

Hepsi ayrı güzeldi, yakalayamadım,

Ellerimi sevgiyle indirdim yere…

Sessizce yürüdüm yollar boyu yarınlara,

Sarıldım tüm anılarıma sıkıca..

Ve;

Anılarım sürüklediler beni geçmiş yıllara…

*** İsa

ANILARLA

Sırtımı dayayıp kuytu bir köşesine,

Birleşen iki duvarın.

Hiç olmadığım kadar sessiz seyredeceğim seni

Gözlerim kapalı.

Alıp da anılarımı, dört bir yanıma,

Gideceğim, gidebildiğim kadar,

Dünsel yaşantılarıma..

Bir deniz anımsayacağım belki,

Belki bir orman. Kimbilir?

Sırtımı dayayıp mumya sessizliğinde kayaya,

Alıp başımı ellerimin arasına,

Anımsayacağm seni,

Gözlerim kapalı.

Alıp da sevdalarımı atımın terkisine,

Bir yol tutturacağım,

Dünsel yaşantılarıma..

Bir kale anımsayacağım belki,

Belki bir göl. Kimbilir?..

*** İsa

ANLAŞABİLMEK

Güzel şeydir anlaşabilmek,

Güzel şeydir anlatabilmek

ve anlayabilmek..

Düşünceleri paylaşmak,

Amaçlarda birleşebilmek,

Fikirleri paylaşabilmek korkusuzca,

Takdir edebilmek ve tartışıp, eleştirebilmek,

Güzel şeydir anlaşabilmek,

Dertlerimizi anlatabilmek,

Ve dertleri anlayabilmek.

Görmeye çalışmak ileriyi,

Kimseyi incitmemek.

Gürültülerinden uzak Dünya’nın,

İnsanları anlamaya çalışıp, anlatıp anlaşabilmek…

*** İsa-1967/İzmir

ATAYA HASRET

Bir Hürriyet türküsü Mustafa Kemal içimde,

Bir Millet öyküsü ATATÜRK.

Bir Laiklik şarkısı Mustafa Kemal içimde,

Bir ÖZGÜRLÜK öyküsü ATATÜRK.

Bir kor alev Mustafa Kemal içimde,

Bir Hasret türküsü ATATÜRK..

Mustafa Kemal çiçek açar içimde yıllar yılı,

Hasret ÇİÇEKLERİ.

Özlem ÇİÇEKLERİ..

Hep içimdeki ışık Mustafa Kemal,

İçimdeki SEVİNÇ.

İçimdeki UMUT.

Çok özledim seni ATAM

ÇOOK…

Sen içimdeki kor alevsin,

Sen bir ÖZGÜRLÜK abidesi,

Sen bir “HASRET” sin

Bitmeyen,

Bitmeyecek HASRET…

***

9-Kasım-2014

BAHAR

Yağan, ince ince ilkbahar yağmuru,

Yok artık fırtınalar, soğuklar.

Dönmesini bekliyorum, özlediğim leyleklerin

Islanıyorum yine de iliklerime kadar…

Artık kararmıyor gökyüzü, yağan yağmura rağmen

Arınmış tüm siyahlıklardan.

Kaynaşıyor artık güneş ve yağmur,

Güneşin himayesinde sanki damlalar,

Şeffaf ve parıl parıl..

Çağırışını duyuyor gibiyim yeşil zeminin,

Yuvarlanasım geliyor yağmura rağmen,

çocuklar gibi.

Mutluyum,

İlk baharı tadıyorum.

Masmavi bir çatı altındayım,

Sırt üstü yatıyorum…

***

İsa Mart-1970/Özdere

BAHARA SELAM

Dünya;

Bir başka uyandı bugün.

Güzelliklerle buluştu güneş..

Bir sevdalı türküye bıraktı ,

kendini rüzgar,

Durdu;

Şarkılar söyledi papatyalar,

Gülüştü laleler, gelincikler,

Coşkuluydu kuşlar, böcekler.

Su;

Toprağa “merhaba” dedi,

Toprak çimenlere,

Bahar;

Yeşilliklere göz kırptı,

Yeşillikler “MEN” e…

***

1970-Nisan/Özdere

BAKIŞ AÇISI

Onca yaşanmışlık,

Güzellikten yana.

Nasıl da güzelleşiyor DÜNYA,

Anlayış ve mantıkla.

Doğa canlanıyor işte,

tüm dallar yeşermekte.

Bak masmavi bir gök,

Uzakta birleşiyor denizle….

Tertemiz duygular yüreklerde,

En zorlu savaşlar hep kendimizle..

Geleceği güzelleştirmek

İnsanların kendi ellerinde,

Bak masmavi bir gök,

Uzakta birleşiyor denizle…

***

İsa Nisan-1970/Özdere

BARIŞ VE MUTLULUK

Avuçlarımızda sımsıkı tutuyoruz

Barış ve huzuru.

Dalgalı düşünceler beynimizde,

Ulaşılmaz mesafede sanki ümitlerimiz.

Lale devri, lale devri diye yok edildi laleler,

Gözlerimizin önünde.

Acımasız insanlar çoğunlukla çevremizde,

Hak edilen mutluluğu diliyorum herkese…

Tarifsiz mutluluklar unutturuyor bazen acılarımızı

Acımasız Dünya’da..

Şarkılar hep bizi söylemez biliyorum

Yaşadıklarına inanmak ister insan

Uzun ve uykusuz gecelerde,

Rüyalarımız bile bize ters düşerken,

Tanrıya yakarışım var benim de.

Acımasız insanlar her zaman çevremizde,

Hak ettiğiniz BARIŞ’ı diliyorum herkese..

***

Ekim-2015

İSA

BİLİYORMUSUN

Biliyor musun ?

AK dediler KARA’ya

Göz göre göre

Ve dedirttik

Ve aldık, baş tacı yaptık ULUSCA

YAZIK BİZE….

Yazık bize,

Yazık aydın geçinenlere,

Yazık entellere, dantellere,

Yazık bize

Yazık kere YAZIK

İçim kan ağlıyor biliyor musun?

Biliyor musun boşuna yaşadım sanki bunca yılı…

Bunca inanç,

Bunca uğraş

Bunca mücadeleden sonra

Biliyor musun?

AK dediler KARA ya

Göz göre göre

Ve detirttiler Ulusa!!

Ne yaptıklara kilitlendi beynim

Ne yapacağızlara?..

Çözümsüzlüklerde kayboldum,

Kahroldum, kahroldum….

Görüyor musun?

AK diyorlar KARA’ya

Göz göre göre

YAZIKLAR OLSUN DEDİRTENLERE

YAZIKLAR OLSUN BİZE

*** İSA-2003/Bornova

BEDEL

Hiç böylesi gerginlik yaşamadım

yıllarca..

Hiç böyle üstüme gelmemişti

karanlık..

Hiç çaresizliği kabullenmeyen ruhuma ,

Çok cılız ışıklarla geliyor

Aydınlık…

Hiç böyle hırçınlık yakışmıyor bana,

Hiç böyle çözümsüz olmamıştı sorunlar.

Direksiyonu her kırışımda

gerçeklerin üstüne,

Çok cılız aydınlatıyor yolları

Farlar..

Yinede ben ;

hiç yitirmedim SEVİYORUM

demenin değerini.

Ve ben ;

hiç kaybetmedim YAŞAMA sevincimi

Ama ben ;

çoğu kez kötü ödedim

insanlara değer vermenin,

onlara güvenmenin

BEDEL’ini…

İsa- 1981/Tatvan

BEKLİYORUM

Getirecekse özlenmişliğini geleceğin beklemek,

Ağarsın saçlarım, ne çıkar,

BEKLİYORUM.

Yitirilmişten yitirilecek zamana

bir başıma yürüyorum .

Günaydınlarla başlıyan her gün,

iyi gecelerle bitiyor.

Bazen

mutluluk getiriyor gelirken,

giderken götüremediği

gülüyorum…

Bazen

hüzün doğuyor sabahları doğudan

Ağır ağır doluyor göz bebeklerime

ağlıyorum…

Yitirilmişten yitirilecek zamana

bir başıma yürüyorum

Günaydınlardan önce getiriyor kokunu ilk ışıklar,

Ve ben onlara iyi geceler yüklüyorum,

iyi sabahları getirsinler diye

akşam denilen gidimlerinde..

Yitirilmişten yitirilecek zamana

bir başıma yürüyorum

Eğer getirecekse özlenmişliğini

geleceğin beklemek

BEKLİYORUM…

*** İsa- 1969/Bornova

BEKLİYORUM-1

Tenimi , duygularımı,

yalayıp geçiyor

sahil rüzgarı.

Ağır , ağır kederlenip ,

ağır , ağır keyifleniyorum.

Getiriyor işte özlenmişliğini

geleceğin beklemek hissediyorum …

Seni dolduruyorum ciğerlerime

oksijen yerine rahatlıyorum…

Sen ; benim kendimce güçlü bedenime,

Sessizce , yumuşak

bembeyaz bir güvercin gibi,

süzülerek girdin.

Sen ; benim kendimce gizemli,

kendime has gönlüme,

Her mevsimde aynı canlılıkta,

her mevsimde yemyeşil,

Kocaman bir ağaç gibi

gürültülüce girdin.

Kokun ; İlk yağmurlardan sonraki

toprak kokusu gibi rahatlatıcı, hissediyorum..

Ve , getiriyor işte

özlenmişliğini geleceğin beklemek,

BEKLİYORUM…

***

İsa-1969/Bornova

BEN BİR İNSANIM

Ben bir insanım,

Her şeyi,

Her istediğinizi, kabul ettiremezsiniz,

SİZ SIĞDIRAMAZSINIZ İÇİME;

Yolsuzluğu,

Yalanı,

Talanı,

Yalakalığı,

Yandaşlığı, haksız paylaşımları,

Sevgisizliği,

Savaşı

KENDİNİZCE….

Ben bir insanım,

Her şeyi,

Her istediğimi

BEN SIĞDIRIRIM İÇİME;

İnsanlığı,

Doğruluğu,

Dürüstlüğü,

“SEVGİ”yi ATA’ya, Vatan’a Bayrağa,

“SEVGİ”yi Doğa’ya ve İNSAN’a

Haklı paylaşımı,

özgürlüğü, BARIŞ’ı

KENDİMCE….

İsa-5/09/2014/Bornova

***

BENDEKİ SEN

Seni tanımadan geçen yıllarıma yanıyorum.

Seni düşünmeden geçen saatlerime de..

Seninle geçen dakikalarım ise, yaşama sevincim.

Neredesin, nerelerdesin? diyorsam,

Nasılsın, neler yapıyorsun? Diyorsam

Bu sana susamışlığımdan,

Bu seni özlemişliğimden biliyorsun…

Eğer,

Tüm sıkıntılarını hafifletip, silebilirsem,

Eğer,

Huzurlu olmamızı sağlayabilirsem,

Eğer,

Seni mutlu etmeyi başarabilirsem,

ÇILDIRIRIM SEVİNCİMDEN…

***

İsa-1973/Bornova

BEN ve SEN

Kendimleyim ,

kendimi dinliyorum, iyiyim,

derim ya hep BEN.

Oysa yüreğim,

Yama,yama yüreğine dikili,
Aklımda hep SEN…

Kendimleyim ,

kendimi dinliyorum , iyiyim,

derim ya hep BEN.

Oysa bedenim,

bütün bir kumaş bedenine sarılı,

İçimde hep SEN…

Kendimleyim,

kendimi dinliyorum iyiyim,
derim ya hep BEN .

Oysa sevgin ,

bir mızrak gibi yüreğime saplı,
Kanımda hep SEN …

Kendimleyim ,

kendimi dinliyorum , iyiyim,
derim ya hep BEN.

Oysa sensizlik bir garip sancı.

Biraz derin nefes alsam,

biraz kendimle yürüsem,

başlıyor özlem.

Yanımda hep SEN …

İsa-1974/Bornova

***

BENİM OLANLAR

Ümitlerim, bembeyaz bir güvercin,

Semalarda süzülen tertemiz.

Özlemlerim, kocaman bir ağaç içimde,

Yemyeşil dalları ile sağlıklı.

Duygularım, karmaşık düşüncelerden uzak yüreğimde,

Beynimle bütünleşmiş tutarlı.

Heyecanlarım, dalgalı bir deniz beklemede,

Durulmalar için kararlı….

*** İsa-1974/Bornova

BEN

Ben,

Bir insanım,insanca yaşayan

Sımsıcak duygular içimde,

Doğayı ve insanlarısaran

Ben ;

Şairimde kendimce şairce yaşayan.

Sevdalar yaralar beni,

Dostluklar kırar, kederlenirim.

Ama ben ;

Bir düşünürümde kendimce,

düşünüleri yorumlayan.

Kısa sürer kederim , kısa sürer kırgınlığım.

Ve; Kendi düşünülerimde ,

kendi şiirlerimde bana döner YAŞAM…

Ben bir insanım , insancıklara inat,

Sevgiye susamışlık yüreğimde..

Gerçek sevgilere ,gerçek dostluklara övgü kalemimde..

Sararırsa çevremde sevgi yeşillikleri

Onu yeşertecek su yüreğimde , GÖZLERİMDE..

Ben bir insanım , yaşamayı seven içtenlikle

Yargılıyabilen kendini dürüstçe,

Yargılıyabilen sevgileri özgürce.

Kırılır kalbim arada , yorulur yüreğim.

Herkesin sargıları kolunda, bacağında , belinde..

Benimse tüm sargılar YÜREĞİMDE…

***

İsa-1970/Bornova

BİLEMİYORUM

Sevdamı kabullenmek adına,

kabullendim sıkıntıları

Sevdamı kabullenmek adına,

zorladım duygularımı.

Değer mi?

Değmez mi? lere

kilitlendim ve

kurşunladım o duygularımı.

Bir sıkı,

Bir sıkı daha,

Ve bir çok sıkı…

Vurdum ama

Öldürebildim mi

BİLEMİYORUM? Duygularımı …

*** İsa

GÜNDEM

Hep gündemde dedikodu,

Ivır zıvır hikayeler.

Sevgiler sevgisizlikler,

İhanetler.

Hep sevdayı soğutmak adına

verilen mücadeleler,

Yazılanlar, çizilenler.

Değer mi? değmez mi? lere

Kilitleyerek beynimi,

Kurşunluyorum

yüzeyel duyguları.

Vuruyorum ama

Öldürebiliyor muyum?

Bilemiyorum arzuları..

Hep gündemde dedikodu

Ivır zıvır hikayeler

Sevgiler, sevgisizlikler, ihanetler

Hep yaşamı kucaklamak adına

verilen mücadeleler

Yazılanlar çizilenler…

*** İsa

BEYAZ GÜVERCİN

Bir beyaz güvercin,

Uçan tepemde.

Arada çatıma konan,

Arada başıma.

Arada yakalayıp okşayabildiğim,

Arada bakışıp dertleşebildiğim.

Ama çoğu kez özgür,

Çoğu kez göklerde,

Bir beyaz güvercin uçar tepemde…

*** İsa

BİLİR MİSİN ?

Nasıl bir duygu bilir misin.?

Başımı kocaman yüreğine yaslayıp,

İçindekileri algılayıp,

Sıcaklığını duymak.

Nasıl bir duygu bilir misin.?

Bilir misin?

Alıp da tasalarımı, kederlerimi

Fırlatıp atmak uzaklara..

O anda içimden geçenleri hissedebildiğini düşünmek,

Ve yanımda varlığını hissetmek,

Nasıl bir duygu bilir misin.?

İsa-1973/Bornova

AKDENİZ

Bir Akdeniz gördüm,

rüyalarımdaki gibi ak.

Bir Akdeniz gördüm,

Bağrına atılasım geldi.

Granüllü gözleri vardı,

İyiydi, mutluydu,

GÜÇLÜYDÜ ANILARI…. İsa

***

BİLiYOR MUSUN?

Biliyor musun,

ne kadar çabuk geçiyor ömür?

Biliyor musun ?

gidenleri geri getirmek

olmuyor işte.

Ve ben ;

Yaşamayı seviyorum derken bile,

Sensizliği yaşıyorum

taa benliğimde..

Biliyor musun,

nasılda güzelleşiyor bitkiler

ilkbaharda ?

Kuşlar bile nasıl arıyorlar eşlerini

biliyor musun ?

Dilim sevda türküleri

söylerken bile,

Sensizliği yaşıyorum

taa benliğimde..

Ve sana sımsıkı sarılıp

sıcaklığını hissetmek istiyorum

tüm benliğimde…

İsa-1974/Bornova

BİLİYORUM-BİLİYORSUN-BİLİYORUZ

İstemiyorum

ne riya ne yapmacık.

Ne de ; sırıtmalar istemsiz.

Gerçek olmalı herşey,

SEN gibi katıksız.

SEN gibi elle tutulur

..SEN gibi…

Sen ve ben.

Bence ikimiziz , gerçek olan.

Ve sen, benim için teksin evrende ,

TEK.

Oysa ; Her taraf insan,

her taraf yürek, kum gibi ..

Ve sen ortalarında tek gerçek…

Ve gören gözler var

seni uzaklardan biliyorsun.

Gören gözler var birbirimizi..

Kaç kilometre olursa olsun aramızda,

Ve de dünyada

ne kadar çok insan, vız gelir.

Hep ikimiz olacağız biz

Biliyorsun bunu

BİLİYORUM

BİLİYORUZ…

İsa-1974/Bornova

***

BİR BELDE SEVMEK-ÖZDERE–

Bu güzel beldeyi seviyorum.

Denizini, havasını, toprağını, suyunu.

Spor yapmak adına

denize girmelerim yaz ve kış

Huzur bulmak adına,

Toprakla uğraşma sevdam,

Dinlenmek ve vakit geçirmek adına

Arkadaşlarımla briç partilerim

Hepsi çok güzel şimdilik bu beldede….

Sıkılır mıyım? Bir gün bilemiyorum,

Kırılıverirse kalbim insancıklara.

Tutabilir mi beni

Deniz, toprak ve briç,

Bilemiyorum…

Sevmesem denizini, havasını,

Sevmesem suyunu toprağını,

Sevemezsem insanını,

Çekebilir mi beni kendine Özdere

Bilemiyorum…

İsa-1992/Özdere

***

BİR DÜNYA YARATMAK

Bir güzel dünya yaratmak kendine,

kendi elindeymiş gibi gelir insanın.

Güzeli, iyiyi sevmeler,

çirkine kötüye sırt çevirmeler .

Doğayı seversin, canlıları ve de insanları .

Bir güzel seversin, dünyan değişir.

Bir coşku büyütür yüreğini.

Neler sığdırırsın içine neler?

Mutlu olursun..

Bir güzel dünya yaratmak kendine,

kendi elindeymiş gibi gelir insanın.

Kavgaya,nefrete direnmeler,

iyiye güzele yönelmeler

Doğa, kuşlar ve de İnsanlar..

İrdelersin ;

Doğa sırt çevirmez , doğa aldatmaz

Mutlanırsın..

Kuşlar, dost kıpırtılarla çevrende

KEYİFLENİRSİN..

İnsan,özel bir yerinde yüreğinin

SEVERSİN..

*** İsa-1995/Bornova

BİR GÜN

Bir gün;

Yepyeni bir gün olacak, yakındır.

Ve ben;

Düşündüklerimi yaşayacağım doyasıya

Cömertçe, ölçülü ve nazik.

Hayatı okşayacağım parmaklarımla,

Kurduğum masum kapanlara yakalanacak

MUTLULUKLAR…

Salacağım, tekrar gelecekler,

Sessizce, sakin, huzurlu…

Güneş bir başka ısıtacak,

Yağmur bir başka yağacak artık.

Herkes, herşey yarışacak,

İyilikler için, güzellikler için KIYASIYA…

Bir gün;

Yepyeni bir gün olacak yakındır.

Ve ben;

Düşüncelerimi yaşayacağım doyasıya,

Cömertçe, ölçülü ve nazik…

***

8-NİSAN-1971/TİRE

BİR SAKATLIK VAR

Güneş niye yeşil,

Bu sıcak kış gününde?..

Niye ağaçların yaprakları pembe?..

Nedir bu insanların inanmazlığı

Güzelliklere?..

Var bir sakatlık bu işte….

*** 1971-Tire

BİR TANEM

Seni çok seviyorum bir tanem,

Benden uzakta olman da,

Seni göremememde umurumda değil,

Seni seviyorum,

Seni yaşıyorum,

Seni duyuyorum ya…

Seni çok seviyorum bir tanem,

Seni arayamamam da,

Beni arayamayan da umurumda değil.

Beni seviyorsun,

Beni yaşıyorsun,

Beni duyuyorsun ya…

***

1974-İzmir

BİZLER

Mut anlamı gerekli, yaşamın bağrında,

Yüreklerde hep o, bir sevinç, bir acı.

Bir ümit, bir parıltı, bir sevgi.

Hep aynı şeyler..

Hep aynı han, hep aynı hancı.

Bizleriz o hanın geçici konukları.

Ve değişen, değişmeyen insanlar,

Garipler, garip olmayanlar BİZLER…

Ümitsizlik yelkenlisine, yelken ümitlerimiz,

Onlar serende dalgalananlar bayrak, bayrak.

Ve yırtılarak yamanan arada bir,

Yamalı, yamasız, kirli, temiz ümitler

Ümitlerimiz…

Değişen, değişmeyen çirkin veya güzel,

Bizleriz onların sığınağı, barınağı,

Düşünenler, düşünemeyenler. BİZLER…

Coşkular bizlere vergi, insancıl,

Acılarda bizim, bize verilen bizden,

Sevgileri topluyoruz kalplerden çiçek, çiçek.

Sonra kurutuyoruz, kuruyorlar..

Izdırabı tadıyoruz bazen bir ümit sonrası

Bazen de mutluluk izliyor acılarımızı,

Bizleriz duyanla, duymayanlar,

Görenler, görmeyenler,

Sevilenler, sevilmeyenler BİZLER…

Oyun bitti denilir, her uğraşının sonu,

Köprüler kurulur yaşamın güç yerlerine.

Dayanışmalar bir güvenilir, bin güvenilmez.

Sanki insanlığa saygı kayboluvermiş,

Artık sevaplar, günahlar yok sanki.

Bizleriz sorumlusu mutluluğun, kederin,

Bizleriz kurulan köprülerden,

Geçenler, geçmeyenle

Garipler, garip olmayanlar BİZLER…

***

1971-Bornova

BÖYLESİ SEVME

İçim kıpır kıpır,

Yine seninle.

Bak;

Nasıl da boyverdi sevi başakları,

sığamıyorlar içime…

Neden çok sık donduruyor içimi,

sensizlik rüzgarı?

Ve ben;

Neden doyamıyorum,

Böylesi sevmelere.?

İçimde bir top alev sevgin.

Bak ;

Nasıl da çeviriyor içimi

Yangın yerine.

Neden çok sık yakıyor içimi,

senli düşünüler.

Ve ben;

Neden doyamıyorum,

Böylesi sevgilere.?

*** İsa-1973/Bornova

BU MUTLULUK İŞTE

Gecenin ilerlemiş bir saatinde,

gözyaşı dökmeye başladı bulutlar.

Ve ben;

bir koşu tutturdum sana doğru

sırılsıklam.

Yağmur damlaları değil,

sendin düşen üzerime.

Ve ben ;

seninle ağırlaşıp,

seninle güçleniyordum…

* *

Hem senli -hem sensiz

seninleyim işte.

Hem senli – hem sensiz

seviyorum işte.

Ve;

dolup – dolup boşalıyor

duygularım .

Akşamı sen geçe SENLE

Sabaha sen kala SENLE

Bu;

gerçek mutluluk işte…

* * * İsa-1974/Bornova

CANIM İZMİR

Canım İzmir’im,

Evet, en sevdiğim kent,

Galiba büyük şehir olamadın hiç…

Ama olsun;

Yine de çok seviyorum seni.

Antalya’ya direk uçamasam da,

Kararlar Ankara’da alınsa da,

İstanbul rüya şehir olsa da,

En sevdiğim şehirsin benim,

Canım İzmir’im

Aşık olduğum kent.

Galiba büyük şehir olamadın hiç…

Ama olsun;

Sen, HEM BÜYÜK

HEM KÜÇÜK

HEM EN BÜYÜLÜ şehrimizsin bizim..

Sen;

Hem büyük şehrin rahatlığını,

Hem küçük şehrin sıcaklığını verdin

her zaman bize,

Gerçekten çok seviyorum seni

Antalya’ya direk uçamasam bile…

*** İsa-Bornova

CANIMIN İSTEDİĞİ

Canım çekiyor canım

Dağları ovaları,

kuşları, böcekleri.

Sarmak doğayı,

Sulamak çiçekleri,

Çapalamak toprakları.

Anlamak ve hep anlatmak insanlara

Güzel duyguları..

Nerede nasıl olursa olsun

Sevmeli, hep sevmeli

Güzel olanları,

Güzel olayları..

* * *

İsa-1990/Bornova

CESUR OL

Sen kendi kavganı kendin ver önce.

Adımların kararlı olsun, bileğin güçlü.

Korkularını önüne al istiyorsan sevgilerinin,

Ve biraz cesur ol emi?..

Sen önce kendinle tartış fikirlerini,

Çiz hedefini gönlünce.

Yaşantılarını değerlendirirken düşünülerinde,

Biraz cesur ol emi?..

Sen önce kendinle ver yaşam kavganı.

Tartıya koyarken yaşam değerlerini,

Sevgiyi, arzuyu , aşkı gözardı etme,

Ve de biraz cesur ol emi?..

***

İsa-1990/Bornova

ÇİÇEKLER

Çiçekler kırlarda,

Çiçekler saksılarda,

Çiçekler fallarda..

Çiçekler,

Mis gibi kokanlar,

Bir doğa harikası olanlar,

Koparılıp vazolara konanlar.

Renk renk desen desen çiçekler.

Sevgiyi anımsatan,

İçim, ısıtan,

sevgiyi büyüten canım çiçekler..

***

1965-Tire

ÇIĞLIK

Dağılıverir, paramparça olur sevinçler,

Bir kor ateşin ortasında,

Yangın yerine döner yürek.

Bilinmezliğinedir kızgınlık,

Götürdüklerine yılların..

Paramparça olur yaşam,

Duygular dünyasında.

Bir gül ya da bir orkide,

Düşüverir sonra küllerin ortasına,

Ve bir çığlık duyulur, aşığın dünyasında..

***

İsa-1967-İzmir

ÇOK ÖTEDESİN

Aramızda deryalar,

Karşımda SEN.

Ezberliyorum çizgilerini..

Uzatsam,

Tutabilirim ellerini..

Uzansam ,

Öpebilirim de seni..

Bazen kokunu duyuyorum ,

Bazen üzerimde nefesin.

Ama SEN

Kilometrelerce ötedesin.

Aramızda sıra dağlar,

Karşımda SEN.

İçimdesin sanki şu an.

Uzatsam,

Tutabilirim ellerini.

Uzansam, Öpebilirim de seni.

Bazen keder granüllü gözlerinde,

Bazen sevincin en yücesi..

Sanki hep benimlesin.

Ama SEN ,

Şu an çok ötedesin…

*** 1973-Silifke

DAHA ÇOK SEVMEK

Yenileniyor bak işte, giysiler, düşünceler,

Yenileniyor işte bak Sevgiler,

Yaşadığım tüm günleri seviyorum,

Ama;

Yeni heyecanlarımı, yeni düşüncelerimi,

Evimi ve seni DAHA ÇOK SEVİYORUM…

Yaşanmış bunca sevgiler,

hüzünler, mutluluklar.

İşlenmiş bunca hatalar,

Yanlışlar, eksiklikler,

Onur duyulası başarılar,

İnsancıl davranışlar, hoşgörüler

İSA’nın dünyasına giren her şey…

Tümüyle bu yaşam benim,

Yaşantımı ve yaşadıklarımı,

Dünyama giren tüm varlıkları seviyorum,

Ama;

Yeni heyecanlarımı, yeni düşüncelerimi,

Evimi ve seni DAHA ÇOK SEVİYORUM…

***

İSA-1975/Bornova

DAYANAMAM

Hiç gölge düşmesin gözbebeklerine birtanem,

dayanamam.

Bir ızdırap olmasın ayrılıklarımız..

Kutup yıldızları olalım karanlıklarımızın.

Ve hep hayır diyelim kötülüklere.

Umutsuzluğa,kedere.

Biz bir bina inşa ettik temeli anlayış.

Biz bir bina inşa ettik duvarları bağlılık.

Ve kapılar taktık han kapıları örneği İnsancıklara kapalı , insanlara açık.

Yalanlara kapalı, gerçeklere açık.

Kavgalara kapalı, sevgilere açık.

Ve camlar taktık pencerelerine ışığı geçiren

Huzuru döşedik zeminine halı yerine.

Bir büyük sevinç yığdık üzerine çatı yerine

Sonra aşkı ektik bahçesine..

En güzel sevileri yetiştirdik toprak saksılarda

Sen suladın , ben suladım boy verdiler..

Biraz Ege’de biraz Akdeniz’de.

Ayrılmak senden oksijensizlik gibi ,

Ayrılık düşüncede bile zor.

Bu da geçer birtanem

Ama kolay ama zor

Hiç gölge düşmesin gözbebeklerine,

DAYANAMAM…

***

İsa-1973/Bornova

DİLEĞİM

Ruhların derinliğine inebilmek,

Dinlenmek için.

Sarabilmek yaraları,

Doğa gibi.

Derleyip en güzel sevgileri,

Birleştirmek ruhları,

Kuşlar gibi..

Bir beyaz güvercin,

sessiz ve ürkek,

Bir korku var gözlerinde,

anlamsız.

Bir ağırlık beynimde benimde,

Bir tedirginlik yüreğimde,

Kumrular gibi..

İçimi ısıtan bir sıcaklık,

Hem de kış ortası.

Bir yangın yüreğimde..

Gel üleştirelim sevgileri birbirimize,

Muhabbet kuşları gibi.

***

İsa-1966/Tire

DİLEK

Kim ne derse desin.

Hep ” seviyor” larını toplayarak ,

En güzel tacı sana öreceğim,

Bir dahaki yetişiminde

papatyaların.

Kim ne derse desin.

Bir dahaki birlikteliğimizde,

Yaz ise;

yağmur yağacak.

Kış ise;

güneş açacak.

Ama;

papatyalar hep olacak.

Yine altımızda toprak

Karşımızda berrak deniz

Gökyüzü yorgan.

Kim ne derse desin ,

Hep” seviyor” larını toplayarak

En güzel tacı sana öreceğim

Bir dahaki yetişiminde

Papatyaların…

*** 1974-Silifke

DİNLENMEK

Erken ve yorgun

Uyandığım sabahlar,

Güneşin doğuşunu

An be an izliyorum.

Bomboş gözlerle bakıyorum

Doğan güneşe

Huzmeler doluyor gözlerime

Dinleniyorum…

*** İsa-1971-Tire

DOĞA SEVDASI

Öylesine bir duygu ki beni saran ,

Sevinsem mi üzülsem mi

Bilemiyorum..

Ellerimde çatlaklar,

topraktan oluşan,

Engelleyemiyor doğa sevdamı bir an.

Kollarımda sıyrıklar,

çiçeklerden oluşan,

Engelleyemiyor çiçek sevdamı bir an.

Öylesine bir duygu ki

benliğimi saran,

Öylesine güzel ki doğayla yaşam,

Ne serden geçebiliyorum,

Ne de yardan..

Yar dediğim toprak benim,

Yar dediğim çiçek.

Yar dediğim doğa benim,

Dağ, deniz, böcek.

Öylesine güzel ki doğayla yaşam.

Ne serden geçebiliyorum,

Ne de yardan…

*** İsa

DOĞA VE BEN

Doğa benim herşeyim,

Önce güzel bir türkü dudaklarımda,

Beynimi arındırırım düşüncelerden.

Ellerim cebimde, türküm dudağımda

Baş başa kalırım doğayla…

Sevincime karışır kuş cıvıltıları,

Türküme eşlik eder,

Sonra koşarım alabildiğine,

Selamım doğanın güzelliklerine olur,

Açılmış papatyalarda bulurum sevgiyi,

Ve bir taç yaparım onlardan kendime…

İşte arındı beynim tüm düşüncelerden,

Tabiatla koyun koyunayım, rahatım.

Taptaze bir sevinç titretir vücudumu,

Kuşlarla, çiçeklerle, kendimleyim, rahatım..

Başımda papatya tacım,

Çevremde kuş cıvıltıları,

Ellerim cebimde, türküm dudağımda ,

Geldiğim gibi uzaklaşırım usulca….

*** İsa

DOĞA VE İNSAN

Rüzgarın tatlı esintisini hissediyorum,

Dalları severcesine sallayışını.

Gökyüzünün nefis görüntüsünü izliyorum,

Harikulade ve büyüleyici.

Ve doğanın gücüne imreniyor,

Ve de engel tanımazlığını kıskanıyorum..

İnsanların davranışlarını irdeliyorum,

Fikirlerin akıl almaz değişimlerini,

İnsanların sevdalarını gözlemliyorum,

Yapmacık olanları, katıksız sevdaları..

Ve insanların gücünü yeterince

kullanamayanlarına KIZIYORUM.

Ve de sağlıksız ilişkilerden İĞRENİYORUM…

***

İSA-1972/Bornova

DOST

Bir, birkaç dost düşsün,

Umut sokaklarına umutsuzların

Tek tek sessizce…

Ve bitsin insana hasret,

Bu insan çokluğunda…

Bitsin insana hasret,

Ve insancıl bakışlara.

Bu karanlık,

bu korkulu,

bu ürkek,

bu kalleş bu güvensiz bakışlar bitsin.

Bir,

Birkaç dost düşsün tek-tek

Umutsuzların, umut sokaklarına.

Bir,

Birkaç dost bulunsun

Büyük kalabalıkta konuşulacak.

Ve ,

Bitsin insana hasret, bu insan kalabalığında…

*** Mart-1973

DOYASIYA

Düşünmek ve uygulamak,

yerinde ve zamanında…

Düşünmek,

değiştirmiyor yaşamı.

Uygulama, hep etkin.

Artıyor etkinlikler,

Yoğunlaştıkça düşünüler

Yaşanıyor,

yaşanması gerekenler.

Ve,

yaşanmalı da …

Her düşünü uygulanamıyor hayatta.

Her uygulama da

düşünü ürünü değil.

Ancak ;

bazı şeyler yaşanmalı,

yaşanmalı doyasıya.

Bir dakika da olsa bir saatte.

Ama, DOYASIYA…

***

İsa-1970/Bornova

DÖNENCE

Yıllar yılı hükmetti beynim

Herşeyime…

Ne oldu da değişti yaşam görüşüm

Şimdi, niye bazı düşünülerim dizginsiz?

Bu saçma karamsarlıklar niye?

Ne değişti de yer değiştirdi davranışlar?

Hoşgörü yerine, hiddetlenmeler niye?

Niye, her güzelin bir kusuru olur diyememek?

Her şeye böylesi karşı çıkmak,

Bu kadar katı olmak niye??

***

Ocak-2003 Bornova

DUYGULARA KURU SIKI

Hep gündemde dedikodu,

Ivır zıvır hikayeler.

Sevgiler sevgisizlikler

İhanetler.

Hep sevdayı soğutmak adına

verilen mücadeleler,

Yazılanlar, çizilenler.

Değer mi? değmez mi’ lere

Kilitleyerek beynimi

Kurşunluyorum yüzeyel duyguları

Bir sıkı

Bir sıkı daha ve bir çok sıkı

Vuruyorum ama

Öldürebiliyor muyum?

Bilemiyorum arzuları…

Hep gündemde dedikodu

Ivır zıvır hikayeler

Sevgiler, sevgisizlikler, ihanetler

Hep yaşamı kucaklamak adına verilen mücadeleler

Yazılanlar çizilenler

İSA-1971/Bornova

DÜNYA

Düşlerde hep pembedir Dünya,

Sevilesi, yaşanası güzellikleriyle.

Uyanınca insan, düşünür gerçekleri,

Düşünür geçmişi, geleceği.

Düşünür eksikleri,

Düşünür güzellikleri,

Ve karşılaştırır,

Dünü, yarını, şimdiyi…

Düşlerde çoğu kez pembedir Dünya,

Sevilesi, yaşanası şeylerle bezeli.

Uyanır sonra insan,

görür ve kabullenir gerçekleri,

İnsanlar, gerçekleri sevmeli,

Uğrunda ölürüm değil,

Uğrunda yaşarım diyebilmeli…

***

İsa-1970/Bornova

DÜNYAM

En güzel duygular,

gözlerde, dillerde.

Ellerin birleşmesi aktarıyor

güzelim hisleri.

Birkaç dost, güzelliği dünyamın . Bir de yarin sevgisi, sevecenliği.

Renk renk çiçekler,

içime sığdıramadığım. Nasıl da yeşerip,

boy veriyorlar yine tane tane.

Bir top ışık onları aydınlatan.

Seviden,sevdadan oluşan bu ışık

düşen karanlığıma.

Ellerim üşüyor bazen,

Bazen nefesim daralıyor.

Renk, ırk, din , cins ayırımı yapmayan yüreğim .

Bazen nasılda sıkışıyor.

Belkide muhtacım

alıştığım bakışlarına,

muhtacım sıcaklığına.

Bazen , dünyalar benim oluyor,

Bazen anlaması ve anlatılası zor,

Çok zor içim sızlıyor.

En güzel duygular

yüreklerde , dillerde.

Günler tüm hızıyla geçip giderken.

Dünyam , kah aydınlanıyor

kah kararıyor …

***

İsa-1972-/Bornova

DÜŞLER VE YÜREKLER

Bir başka uyandı, gökyüzü bugün,

Bulutları yağmur yüklü, kar yüklü.

Almışlar da insanların, tüm kederlerini,

Almış da sıkıntılarımızı kanatlarına,

Sevinçten ağlıyor sanki…

Bir başka düşünce, dimağlarda taptaze.

Umuda, mutluluğa, sevgiye yönelik,

Her düşünce yoğunluğu, her sıkıntı,

Bir aydınlığa çıkıyor gibicesine.

Düşlerimiz, hep taze, hep tetikte..

Yüreklerimiz cömert,

Yüreklerimiz kocaman,

Yaşamı paylaşma sevincinde…

***

İsa-1973/Bornova

DÜŞLERİMİ ÖZLÜYORUM

Zaman hızla geçiyor düşlerle , gerçeklerle..

Sevgiyi yeşerten baharlar düşlüyorum..

Güneş ;

Sevda muştuları ile doğar

her SABAH.

Ve uzatır sevgi huzmelerini

dört bir yana parlak ve sıcak.

Ve ben düşünürüm..

özlemlerimi düşünürüm,

güzellikleri bekleyişini

umut istasyonlarında.

Sevdalarımı düşünürüm,

güzellikleri yaşatan

dünlerde,yarınlarda..

Ve güzel sözcükler akıverir kalemimden,

kendimle bütünleşirken.

Geçmiş yaşantımı düşünürüm,

dizginleri sımsıkı ellerimde,

dolu dizgin bir yağız at zaman.

Okşadıkça yelelerini geçmişe gidiyorum.

Ve ben gerçeklerle

iç içe yaşarken zamanı,

Bazen düşlerimi özlüyorum…

Ağaçlar birbiri ardınca çoğaltıyor,

bahar dallarını.

Toprakta bir canlılık..

İnsan sıcağıyla bütünleşmiş

baharlar düşlüyorum. Güneş ;

Sevda fısıltıları ile batar

her AKŞAM..

Ve uzatır huzmelerini dört bir

yana kızıl ve yorgun.

Ve ben düşünürüm

Geçmişimi düşünürüm…

tüm anılar belleğimde,

Gözlerimi düşünürüm,

güzellikleri görmeye şartlanmış.

Ellerimi düşünürüm,

güzellikleri yakalamaya uzanık

Ve güzel sözcükler dökülüverir

kalemimden,

kendimle bütünleşirken.
Ve ben kendimle bütünleşerek

gerçekleri görüyorum.

Gerçeklerle iç içe yaşarken zamanı.

Bazen düşlerimi özlüyorum.

*** İsa -1973/Bornova

DÜŞÜNÜDEN IRAK

Canım ivedi karar vermek istiyor bazen,

Hemen hemen hiç düşünmeden.

Ters gelse de bana, düşünüden ırak yaşamak,

Doğrularımdan ise düşünmeden yaşamayı,

İlkellik saymak..

Canım hiç düşünmek istemiyorsa da bazen,

Ne mümkün düşünmemek?

Düşünmek yaşam tarzım benim,

“Düşünüyorsam varım ” diyebilmek önemli,

“Varsam düşünüyorum” mu?

Düşünmek istemiyorum bazen demek,

Ne demek?…

***

Aralık-2002 Bornova

EMİ

Tekrar gelişinde benimle gel bana,

Benim seni bende bulduğum gibi,

Sende beni sende bul,

Ve özlemden başka düşüncemiz

Olmasın EMİ!..

Sende benim seni sevdiğim gibi sev beni,

Koşulsuz ve güvenli.

Sıkılmağa başladığında yüreğin,

Sözlerim düşün ve sakın üzülme EMİ…

Hayat büyük bir maraton,

Yaşamak, sanki yağız bir küheylan.

Tutarak o küheylanı dizginlerinden,

Nereye gideceğimizi, nerede duracağımızı bilmeden,

Hep kararlı ve hep benimle ol,

Ve özlemden başka düşüncemiz olmasın EMİ…

Şarkılar bizim olsun, sen yanımdayken,

Gözlerim gözlerinde dinlensin.

Günler ,seninle başlayıp, seninle bitsin.

Tekrar gelişinde benimle gel bana,

Seni duyayım, seni yaşayayım,

Ve özlemden başka düşüncemiz, olmasın EMİ…

*** İsa-1974/Bornova

GECE

Saatler boyu yorulana dek karanlığı yumruklayan bendim,

Anlaşmazlıklara ağız dolusu küfrettim,

Geceydi..

Kımıldamasız iki kol iki bacak bendim.

Karanlığı delen gözler benimdi.

Arada sağa sola tutunan bendim,

Sarhoşlukta öte dengesizlik benimdi.

Her şey zifiri karanlıktı,

Geceydi..

Ateş böceklerine inat bir ışıktı bulduğum,

Onlar çevremde birkaç kez dönüp ölüverirler,

Ben kaç kez döndüm bilmiyorum,

Ölmedim..

Gözlerim kapalı bir nefes çektim içime .

Anılarımı alıp gerilere gittiğimde ,

Her yer zifiri karanlıktı,

Geceydi..

Seni her parıltıda aradım,

Bulamadım.

Anılarımın yansıyan titreşimlerini bitiremedim.

İçim titredi, göz kapaklarım düştü,

Beynimde şimdi koskocaman bir boşluk,

Herkes boş bakışlarla çevremde,

Seni yansıtan tüm ışıkları söndürdüm,

Artık her şey zifiri karanlıktı,

Geceydi….

Az sonra siyah kırmızıya dönüşecek,

Biliyorum.

O da yerini beyaza bırakacak,

Dünya aydınlanacak.

Yeni bir gün başlayacak umutlara umutsuzluklara.

Saatler boyu karanlığı yumruklayan bendim,

Haykıran bendim,

Ben….

Her yer zifiri karanlıktı,

Geceydi…

İSA -1965/Tire

GECE

Hiç sabah olmasın istiyorum bazen,

Gece, sürsün gitsin.

Gecenin büyüsüne doyulsun,

Uykuya doyulsun,

Gece sürsün gitsin…

Hiç sabah olsun istemiyorum bazen,

Gece sürsün gitsin.

İsteyenin doyasıya eğlendiği,

İsteyenin doyasıya okuduğu,

İsteyenin doyasıya uyuduğu,

Her şeyi örten karanlık,

Gece sürsün gitsin…

*** İsa

GEÇER

Meraklanma geçer.

Birkaç uykusuz gece,

Birkaç yoğun gün

düşünüden yana.

Sonra geçer..

İçimde uzun zamandır

unuttuğum kokusu

nikotinin,

Acı ve keyifsiz.

Kafamda uzun zamandır

unuttuğum teması

güvensizliğin.

Acıdan beter

Ama geçer..

Evet geçer,

Birkaç uykusuz gece,

Yoğun düşünüler gündüzlerimde

Biraz baş ağrım,

biraz suskunluk

biraz keder içimde.

Biraz suskunluk,

biraz sitem kalemimde.

Ama geçer , geçmesi gerek.

Ama delmeden ama delerek..

***

İsa-1965

KARMAŞIK DUYGULAR

Bir karmaşık duygu yumağı ellerimde…

Ha çözlüldü,

ha çözülecek..

Bir sis perdesi gözlerimde ,

Ha koyulaştı ,

ha koyulaşacak..

Bakıp da görememelerim ,

Düşünüpte yapamamalarım..

Sanki ,

bir Arslan’ın

çaresizliği kafeste ..

Bir ileri iki geri gitmeler

öfkeli ..

Oysa davet etmedim,

Oysa haketmedim ben sıkıntıları .

Sıkıntı da neydi ki benim dünyamda ?

Güçlük çekmezdi balıklarım,

nefes alımlarında..

Ötmeye zorlanmazdı kuşlarım..

Ve ben ;

Şarkılar söylerdim onlara günboyu

Şimdi ;

“Aldırma deli gönül” dudaklarımda ,

içimde değil.

Şarkılarım coşkudan yoksun.

Ve de biraz,

suskun düşüncelerim ..

Yine de;

Seninle olmaya özlemli,

seninle dolu gönlüm.

Ve isteğimin hedefi tek

MUTLULUK,

Mutluluğumuz

Ve de ;

Kırmamak , dökmemek

incitmemek duyguları.

Toplayıp doğrularını düşüncelerimizin ,

Bir buket oluşturmalı.

Ama mutluluk ,

ama teselli için.

Yaşamı seninle ,seni benimle istiyorum

diyebilmek için .

Şimdi ;

“Aldırma deli gönül ” dudaklarımda ,

içimde değil

Şarkılarım coşkudan yoksun .

Ve de biraz

suskun karmaşık düşüncelerim..

*** İsa

ŞİİRLERİM

Şiirlerimde;

Zorlu saldırılar insancıklara.

Şiirlerimde güçlü sevgiler hak edenlere.

Ben ıslıkla çalarım öfkeli umutlarımı,

Barışın yolunu kavgalarda bulurum.

Övgülerim hep hak edenlere,

Şiirlerimde …

Sımsıcak duygularım,

Şiirlerimde …

Öfkeli tutkularım,

Şiirlerimde …

Şiirlerimle bütünleşir,

Şiirlerimle yaşarım ben.

Çook mutluyuz çook

ŞİİRLERİM ve BEN…

***

Eylül 2001 Bornova

İSA

SENİ

Sen usumdaki kadın

yüreğinle , bakışınla

Sen gönlümdeki kadın

mantığınla

Seni çiziyor gözlerim

alacakaranlığa gecenin…

Bir görünüp

bir kayboluyorsun

Ama biliyorsun

-sensizlikte – SENİ düşünen

biri var

Bakışlarındaki sıcaklığı,

Manayı,

Sevecenliği,

SENİ…

Ay ışığında

alacadır karanlık

Gecenin yarısında bile …

Ama,

seni görür-seni çizer gözlerim

gündüzden AK

Ve seni

yanımda isteyen yüreğim SICAK

Ama , biliyorsun

seni düşünen biri var -sensizlikte –

sessiz ve delice

Bil , biliyorsun

seni düşünen biri var her gece

bakışlarımdaki sıcaklığı,,

manayı ,

sevecenliği

SENİ…

Doğrusu

hep anımsar insan sevdiğini Şarkılarda,

şiirlerde , herşeyde…

Hep arar.

AMA bir an gelir bilirsin

Bir acı saplanıverir

sol yöresine vücudun

Nefesi kesen.

Duruverir mantık,

depreşir yürek, depreşir düşünüşler.

Anılar

geçiverir gözler önünden

perde – perde

anımsar insan

Bakışlarındaki sıcaklığı,

Manayı,

Sevecenliği,

SENİ

*** İsa

GEL

Sen,

Sevdiğim kız,

Gelirdin her zaman sıkılmışlığımda.

Bir ışık gibi sızardın karanlığıma,

Ya bir gün önce,

Ya bir gün sonra

Ama gelirdin…

Alıp giderdin tüm sıkıntılarımı,

Alıp giderdin düşüncelerimi uzaklara.

Niye gelmiyorsun?

Bak, yığıldı kaldı sıkıntılarım

Gözlerim kararıyor güpe gündüz,

Ağlayasım geliyor merakımdan,

Hadi gelsene…

*** İsa-1972-Bornova

GEL-2

Kuşkunun ve korkunun yeri yok,

Sevginin gölgesinde.

Aşk, kocaman bir ağaç

Güven, bir atmaca ağacın zirvesinde.

Gel, el, ele gidelim güzelliklere,

Gel, yapamadıklarını yapalım insancıkların,

Gel, beni o kocaman ağacın altında bekle…

Kırgınlıklar, kızgınlıklar erir sevginin ateşinde,

Sevgi bir kor, yaklaştırmaz kötülükleri çevresine,

İyi duygular sinmişse yüreklere.

Gel, göz, göze inelim derinliklere,

Gel, diz, dize dinleyelim şarkılarımızı.

Gel, beni o ateşin çevresinde bekle…

*** İsa

GELİŞİM SANA

Bir ıslık dudaklarımda,

bir mutluluk türküsü.

Bir koşu tutturmuşum sana doğru,

Yorulmadan, keyifli.

Bir demet çiçek ellerimde,

Taşıyla, toprağıyla.

Bir çiçek yüreğimde

GELİŞİM SANA…

Deniziyle, yağmuruyla, seliyle,

Bir mücadele tutturmuşum,

Sana gelmeye yönelik

Kah aşarak denizleri,

Kah atlayarak taşlardan,

Kah yıkarak barajaları

Solmayan bir çiçekle yüreğimde

GELİŞİM SANA…

*** isa-1974/Silifke

GELECEK İÇİN

Küçük sahil evlerinden

yorgun insan yüzlerinden

kaçarak

Bir koşu tutturuverdik

sahilden

Özdere’ye doğru tek beden

Denizin insan kokusu

ve karşımda sen…

Ellerimiz dayanıklı

gözlerimiz sevecen

Yol kenarında

nane,kekik kokusu

yanımda sen

Anlayabiliyor musun ?

Kurtuluş yok birbirimizden.

Küçük sahil evlerinden

yorgun insan yüzlerinden

kaçarak

Bir koşu tutturuverdik

coşkulu ve şen.

Biraz bahçe

biraz dostlar ,biraz sen.

Ne dersek diyelim

ne düşünürsek düşünelim

Yarınlara inanç

çok güçlü içimde.

İsa-1995/Özdere

GEMİ

Fırtına bitti, bulutlar dağıldı,

İliklerime işlemiş bir duygunun tutsağıyım şimdi.

Güvenilir bir limandaymışım gibi rahat, inanmış

Keyif yüklü, şefkat yüklü,

Bir gemideyim sanki şimdi…

Kaçarcasına uzaklaşan, sıkıntılı düşüncelerden,

Süratle ulaşan, mut denizlerine,

Rahat yüklü, huzur yüklü, dilek yüklü,

Bir gemideyim şimdi sanki,

Kararlı, sevgi dolu rahat bir ortamdayım

İliklerime işlemiş bir duygunun tutsağıyım şimdi…

*** İsa

GİZEM

Sevgiyi yazmak, yaşamak

yıllar boyu çoşkuyla.

Sevgiye inanmalar..

İnsanları çiçekleri, kuşları sevmek içtenlikle.

Dünsel yaşantıları canlı tutmak

yeşertmek pişmanlıksız.

Sevilmek , öğülmek insanlarca

kabullenip gerçeklerini

yaşamın.

Yine de

Bir boşluk yüreklerde

nedeni bilinmez.

Gizem’ i insanların..

Ve geride kalan

sevilmek , öğülmek adına

hoş bir seda.

Ve de sevgi gerçeği yüreklerde

güçlü bir yama..

*** İsa

– GÖNÜL –

Suskun gündüzler sonrası

inlemekte gece.

Canhıraş bir bağırtı

karanlığın içinde.

Yaşamdan soyutlanmış

düşünüler.

Güzelliklerin gölgelenmesinin

kederinde gönül..

Karanlık,

gündüzün ışığını almış da ilerler

hüzünler ülkesine.

Kendinden kaçanları,

almış da böğrüne.

Uzaklaşıp ,yaklaşan gürültüler.

İyiye , güzele yönelik

hep düşünüler.

Gerçek sevginin anlaşılamamasının

kederinde GÖNÜL…

*** İSA

GÖRKEMLİ SEVGİ

Gökteki bulutlara uzanmak sanki,

Saçlarını okşamak tutkusu.

Sanki, seninle kesilmiş göbeği

Umutlarımın…

Hep seninle olmalara özlemli
Ve hep ,seninle dolu yüreğim

bir iniş yaptı,

Sessizliğe bürünmüş gözlerindeki

sahile..

Durdurmak için içindeki

kocaman dalgaları

Alacak yaşları göz pınarlarından

sevince dönüştürmeye .

Gökten bir bıçaktı inen

Demokles ‘in kılıcı gibi güçlü

Yoketmeye bilenmiş.

Yoketmeye yönelik,

Kuşkuları, kırgınlıkları .

Bu görkemli sevgiyi

korumaya silahlanmışım .

Silaha nefretli oysa benliğim

Silahları sevmemelerim de önemli değil.

Önemli olan Sevgim

Görkemli Sevgim.

Ve Sevgimiz birbirimize

içten , Sıcacık

ve SADE…,

*** İsa

GÖZLERİN

Bu istemsiz sürüklenişi kalemimin,

Bu durgunluğum sana.

Sana övgüler gün boyu,

Sana övgüler gecelerde..

Sonra düşünüler,

Bir anlamlı, bir anlamsız.

Sonra gözlerin ve de ellerin sımsıcak..

Bir kocaman düğüm boğazımda,

Ha boğdu, ha boğacak.

Bir hançer yüreğimde,

Ha battı, ha batacak.

Sonra yine gözlerin,

Sensizliği bıçak gibi kesen ilaç.

VE de ellerin,

Sıcaklığını hissettiren bana.

Ve bu baş dönmelerim,

Bu ürpertilerim,

Bu benzinsiz, ,mazotsuz elektriksiz otobüs ,

Adına YAŞAMAK dediğim…

*** İsa

– GURBET –

Geçtikçe günler ,

çöküverdi üstüme

hasretin.

Sensizlik bir başka duygu

gurbet ellerde

KOKUNU ÖZLEDİM…

Kulağımda hoş bir name

deniz aşırı sesin.

Seni içimde taşımak

bir başka duygu gurbet ellerde.

SENİ ÖZLEDİM…

Hasretin , dalga – dalga

çöktü üstüme

Seni yanımda,

seni içimde hissetsemde ellerini ellerine almak,

güzelliklere birlikte bakmak nedense,

saçlarını okşamak istedim

GURBET ELLERDE…

*** İSA

GÜÇ DENİLEN

Güçsüz bir doğum sonrası tattım gücü,

Güçsüzlükte yoğuruldu güçlü düşünceler.

Ve uğraşı güçsüzlükte, güçlerden öte.

Alnıma ter düştü, bileğime kuvvet,

Ben de hissettim GÜCÜ, güçlerden öte…

Ve güçlüleri sordum, kendime kendimce,

Ve tarttım insanları sorgulamasız..

Ve dedim ki;
Güçlü, ben, sen , biz, HEPİMİZ

Hep birlikteyken oluşuyor asıl güç,

Tek tek çok güç GÜÇLÜ olmak, çok güç…

Aslında GÜÇ hep içimizde BİZ hep güçlüyüz.

Sonra düştü aklıma, kusurlarıyla doğanlar

Gözsüz doğup görenler,

Kulaktan yoksun duyanlar,

Tek bacaklı şampiyonlar,

Hiç bacaksız, başarılı sporcular,

Kekeme doğan büyük hatipler,

YOKLUK’tan VARLIK doğuranlar.

Ve güçlü olup doğum sonrası,

Büyüyüp güçsüz ölenler.

VARLIK’larını eritip YOK edenler..

Gerçek şu bunu bilsinler;

Güçlü ben, sen, BİZ HEPİMİZ

Tek tek çok güç GÜÇLÜ olmak ,

Çok güç…

*** İsa

1971-Bornova

GÜÇ

Sevda duman duman başımda

kollarımda sen.

Kokunu sindirdikçe içime

oksijen yerine,

Güçleniyorum..

Sevda dalga dalga yüreğimde

yanımda hep sen.

Bibirimizi bıraktığımızda

koşulsuz birbiririmize , Güçleniyoruz..

*** İSA

GÜÇLÜ DÜŞÜNCELER

Güçsüzleri eleştirdikçe arttı gücüm.

Güçsüzleri gördükçe yoğuruldu,

Güçlü düşünceler.

Alnıma ter düştü, bileğime kuvvet,

Tarttım insanları kendimce, sakin..

Ve dedim,

Güçlüyüm ben, güçlüsün sen,

GÜÇLÜYÜZ BİZ…

Güçlüydüm kendimce, sen yoktun,

Daha da güç kattın gücüme.

Sevgi ekledin sevgime..

Sen süsüsün evrenin,güzelliği,

Seni görmemeye direnmek güç,

Sen benli, ben senli iken asıl güç

Tek, tek çok zor çok güçlü olmak,

ÇOK GÜÇ… İsa

***

GÜN

Her sabah altı otuz böler uykumu, uyanırım.

Sonra yatağım ,

yedi otuza dek tekrar çeker beni sıcaklığına..

Sabahları seviyorum.

Dinlenmiş vücudumla tıraş olurken,

Düşünülerim mutluluğu yakalama uğraşında.

Ve ben sekiz otuzlara geliyorum..

Başlıyor yaşam savaşı günaydınlarla,

Ve başlıyor dünya telaşı,

Akşamı ediyorum…

*** İsa

GÜNEŞLİ GÜNLER

Gözünü dikti,

vurgun yemiş yüreğim,

Güneşli bir gökyüzüne..

Hem de Aralık ayının 17 sinde…

“Güneşe akın var, güneşe akın

güneşi zaptedeceğiz güneşin zaptı yakın”

Dizeleri büyük usta Nazım’ın

Dilimde,yüreğimde…

Bulutlardan arınmıştı sanki mavi,

Herşey gözler önünde.

Çok yoruldu artık AK,

Çok yoruldu artık KARA,

Daha canlı görünüyordu SARI,

Ve bezgindi MOR..

İnsanlar keyifli,

Umutlar kıpır,kıpır.

“Bir ağaç gibi tek ve hür,

ve bir orman gibi kardeşcesine”

Diyerek bakıyorlar geleceğe..

Gözünü dikti,

vurgun yemiş yüreğim

Tünelin ucunda görünen güneşe.

Görünüyordu sanki,

özlediğimiz günler.

Sürdürebilirsek Gezi kararlılığımızı,

Koca dağların arkasında değil sanki

ÖZGÜRLÜKLER…

25/01/2014

İsa

GÜVERCİNLERİM

Terasa çıktığımda her sabah,

Beni bekler güvercinlerim.

Yemlerini veririm, yerler,

Sularını içerler.

Sonra süslerler gökyüzünü Tire’nin

Alabildiğine özgür uçarlar…

Sanki bütün dünya onlarındır,

Dolaşırlar Tire’yi baştan başa,

Bazısı takla atar, bazısı döner,

Hünerlerini gösterirler bana…

Kah görünüp, kah kaybolurlar,

Tararlar gökyüzünü baştan başa…

Sonra;

Harpten çıkmış gibi inerler terasa,

Gagaları yorgunluktan kapanmaz,

Kursakları inip kalkar nefes almaktan.

Ayakları üşenir adım atmaya sanki,

Sallana sallana yürürler.

Ama inanılmaz bir keyifle ötüşürler,

ÖZGÜRLÜKTEN, MUTLULUKTAN…

***

Tire-1965

GÜZEL VE ÇİRKİN

Ne kötü,

papağanları sevip , baykuşu sevmemeler,

Dikenlere kızıp,

papatyaları sevmek ne kötü .

Ne kötü ,

insanların , hep çirkinlikleri görmesi,

Güzellikleri görmeme çabası

ne kötü…

Ne kötü,

dünde kaybedilenlere kaygılanmak

Bugünü yaşamak yerine,

yarınları düşlemek ne kötü…

Ne kötü,

geceyi daha da karatıp

uykusuz kalmalar

Sabah olmayacakmış gibi düşünmek

Ne kötü…

***

İSA

HASRET

Bir Hürriyet türküsü Mustafa Kemal içimde,

Bir Millet öyküsü ATATÜRK.

Bir Laiklik şarkısı Mustafa Kemal içimde,

Bir ÖZGÜRLÜK öyküsü ATATÜRK.

Bir kor alev Mustafa Kemal içimde,

Bir Hasret türküsü ATATÜRK..

Mustafa Kemal çiçek açar içimde yıllar yılı,

Hasret ÇİÇEKLERİ.

Özlem ÇİÇEKLERİ..

Hep içimdeki ışık Mustafa Kemal,

İçimdeki SEVİNÇ.

İçimdeki UMUT.

Çok özledim seni ATAM

ÇOOK…

Sen içimdeki kor alevsin,

Sen bir ÖZGÜRLÜK abidesi,

Sen bir “HASRET” sin

Bitmeyen,

Bitmeyecek HASRET…

***

İsa-9-Kasım-2014

HASRET DENİLEN ŞEY

Bir dert vardır hasret denilen,

Paslı bir ok gibi saplanır yüreklere,

Koyu bir karanlık gibi çöker gözlerimize.

Düşünüyü alır da götürüverir uzaklara.

Yare yakın olursun, yare en uzak..

Bakışların donuklaşır, dolu dolu olur gözlerin,

Ben öyleyim şimdi bir tanem,

Seninle uyandım bu sabah,

Dudaklarımdan günaydınların en içteni dökülüverdi.

En iyi dileklerimdesin tüm tazeliğinle,

Ve ben sana uzaklardan türküler yakıyorum…

Hasret denilen bir dert vardır ya,

Dikiliverir iradenin karşısına bir baraj gibi ..

seni özletir, seni istetir, seni susatır İnsana.

Seni yanı başıma alıverir,

Dokunamam..

Tutup seni en uzaklara götürür,

Çağırırım da duyuramam sesimi..

Dalgaların vurur, dalgalarım vurur,

Yıkamayız.

Sen çaresiz ben çaresiz ,bekleriz.

Bekleriz hasret bitimini,

günlerin geçmişliğinde….

*** İsa

HASRETİM GÜZELLİĞİNE

Attık tohumlarımızı, güvenilir topraklara,

Ellerimizle, yüreğimizle.

Hasat mevsimini beklemedeyiz sessizce..

Sanki, yıllardır görmüyorum seni,

Sanki, yıllardır hasretim yüzüne.

Sanki, yıllardır duyamıyorum sesini,

SANKİ, yıllardır hasretim sesine…

Yıllar mı oldu seni görmeyeli ne?

Günleri, düşüncelerimde erittim, cömertçe

Aklımda sen, içimde sebebsiz bir keder,

Ayak uydurdum yaşama dürüstçe..

SANKİ;
Yıllardır bakmıyorum yüzüne,

Yıllardır tutmadım ellerini,

Yıllardır bakmıyorum gözlerine..

Ama, Yıllardır HASRETİM GÜZELLİĞİNE…

*** İsa

HAVA KARARIYORDU

Dalgalar kırılarak ulaşırken karaya,

Rüzgar alabildiğine özgür.

Dallar ıslık çalarcasına,

Sallanıp, yaşarken özgürlüklerini

Hava kararıyordu..

İnsanlar ,birbirlerine duyarlı

dolaşırken sahilde.

Köpekler, olabildiğince özgür.

Tek ses, tek nefes yürekler,

Özümserken mutluluğu,

Hava kararıyordu..

Dostlar, birbirlerine kenetli

Yürüme çabasında iken yarınlara,

İnsan sıcağı kaynama noktasında.

İğde kokuları, karışırken

Rüzgarla birbirine,

Hava kararıyordu…

*** İsa-Özdere

HAYAT GÜZEL BİRTANEM

Kuşkulu bakışların soğukluğu, ürperten insanları,

Ve de donukluğu gözbebeklerin,

Yaşantıya dönüşe özlemli, korkulu.

Hayat güzel bir tanem, her zaman söylerim,

Ama hayata bakışı önemli insanların…

Güzel düşler bitiyor gecelerde..

Gündüz yüz yüzeyiz gerçeklerle..

Uğraşıyı öğrenir insan,

Ve de uğraşılar sonu alınan hazzı..

Yeşil yeşil sevgiler büyütür içinde,

Anlatısı zor.

Sen bakma hayatın zevkini,

Kısa serüvenlerde arayanlara.

Hayatı sev bir tanem,

Ve bil, kurşunların sıkılmışlığında,

Hep kinin tütmediğini duman, duman.

Ve bil, yalnız namludan çıkmadığını ateşin.,

Öldürmez insanları demir parçaları,

Yüreği delen, teni delen.

Bakışlardır, sevgidir, anlaşılmazlıklardır,

İnsanı, insanları ve bizi öldüren…

*** İsa

ÜZÜNTÜ

Huzursuzluğu var geri kalmışlığın,

Denizlerin dalgalarında.

Acı izlerini görüyorum eşitsizliğin,

Yurttaşlarımın yüz hatlarında…

*** İsa-Tire

HEDEF

Aydınlığı karartmak kolay düşüncelerimizdeki!..

O canlı renkleri soldurmak kolay içimizdeki!..

KORKMAK KOLAY

Güzellikleri yıkmak kolay

Kavga KOLAY…

Ama HEDEF;

Korkuyu silmek olmalı gözlerdeki.

Ama HEDEF;

Karanlığı aydınlatmak olmalı, düşüncelerdeki.

Renkleri canlandırmak olmalı İÇİMİZDEKİ..

Korkmadan, güzellikleri yeşertmek olmalı HEDEF

SEVGİYLE,

ANLAYIŞLA,

BİRLİKTELİKLE.

Kavga KOLAY….

HEDEF

HEDEF:

Barışı sağlamak olmalı, her zaman, her yerde

HEDEF;

Sevgiyi yaymak olmalı gözlere, gönüllere.,

HEDEF;

Zoru başarmak olmalı sevgi ,le

Kavga KOLAY…

*** İsa

HERŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK

Onca uğraş, onca çaba

Nasıl da güçlüklerle,

Nasıl da güzelliklerle DÜNYAYA geliyor insan.

Hızla geçip giderken yıllar,

Zorlukları bir, bir aşıyor beyin ve beden…

Kimler mutlu, kimler mutsuz bilinmez,

İnsan,

İnsanca yaşamayı özlerken..

Zorlukları teker teker aşar beyin ve beden….

Tanımlaması güç duygular yaşar insan,

Zorlukları aşarken.

Hüner değil, korkunca kaçmak yaşamdan,

Hüner değil, güzellikleri gölgelemek.

Uzun yıllar var önünde insanın

YAŞANACAK,

Yaşamı sindirebilirlerse içlerine insanlar,

HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK…

İSA

***

SEN GİBİ

Sen, yüreğimdeki kadın,

Gülüşünle, göz yaşınla.

Sen, düşüncemdeki kadın,

Gücünle, mantığınla.

Geleceğin umudu,

Gözlerimde parıldayan.

Geride ne varsa, hatırımda kalan,

Hepsinde sen varsın.

Salt seninle diri hatıralar, dipdiri.

Tapıyorum sana,

Bana taptığın gibi..

SEN gibi…

*** İsa

HODRİ MEYDAN

Bizim de var bağlarımız, bahçelerimiz,

Ama kara saban da hala..

Bizim denizlerimiz de açılır okyanuslara

Biz de yaparız -EL-in yaptığını,

İmkanımız olsa…

Buram buran kokar toprağı köylerimizin,

Besle beni der, besleyeyim seni.

Köylülerin elleri çatlak,

Babamın da.

Biz de yaparız -EL-in yaptığını

İmkanımız olsa…

Çekirdekten yetişir Mehmet,

Anlar topraktan.

Belki okur da biraz,

Olanağı varsa..

Ne düşler kurar kendince

Ne hayaller,

Ama askerlik gelir çatar ardından,

Sonra da ALMANYA….

***

Ocak-1973/Tire

İÇİM ACIYOR

İçim acıyor.

Gördüklerime,

Duyduklarıma ,

Yaşadıklarıma,

İNANAMIYORUM ARTIK…

İçim acıyor…

Hüzünlü uyanıyorum her sabah

Yüreğim huzursuz,

Beynim zonkluyor.

Düşüncelerim kayıp gidiyor,

Düşüncesiz insan kalabalığına..

İçim acıyor…

Gökyüzü puslu,

Kuşlar bile keyifsiz uçmalarda sanki.

Sanki anlamsız havlıyor köpekler,

Kediler korkak,,

İnsanlar şuursuz sanki,

İçim acıyor…

Çocukları düşünüyorum,

Çocuklarımızı, torunlarımızı.

Ne yapacaklara odaklanmış beynim.

İçim acıyor…

Belirgin bir keder yüzünde insanların,

Anlamsız söylemlerde

Aydın geçinenler, enteller..

Çaresizlik güçlü bir kelepçe,

Neler oluyorlara kilitleniyor beynim

içim acıyor …

*** İsa-Aralık/2009

İÇİM SIZLIYOR

Yine gördüm ölümün soğuk yüzünü

bu sabah,

Bir can ayrılıverdi sessizce Dünyadan

İçim sızlıyor..

Sorularıma yanıt bulmakta zorlandım,

Sanki bir can ayrılıverdi canımdan

İçim sızlıyor..

Alıp başımı sürükledim kendimi

Sessizliğime.

Bedenim yaşayan her hücresiyle bende,

Çekildim bir kenara,

İnandığım, yaşadığım herşeyle…

Sonra yürüdüm tüm sorumluluklarımla,

Ormanda, sahilde..

Sert esiyordu rüzgar,

Herşey taşlaşmış gibiydi yüreğimde….

*** İsa-Tire

İÇİM TİTRİYOR

Yine içimde sıkıntı, sensizlikten bu gece.

Yine sırılsıklam sevdamdan,

Aptalca yalnızlığım

İçim titriyor..

Yorgun gözlerimi örtemiyor,

Ağırlaşan gözkapaklarım.

Toz toz düşüncelerim,

Duman duman beklentilerim.

Kısa da sürecek olsa,

Bu zorunlu ayrılık

Huzurumu kaçırıyor özlemlerim.

Anlayamıyorum kendimi,

Anlayacağım da yok.

İçim titriyor…

*** İsa-1974/Bornova

İÇİMDEKİ SEVDA

Bir yumak olup ördüm sevdamı,

İçimde saklıyorum.

Tohum atmışçasına kara toprağa..

Arıların petek ördüğü gibi ördüm sevdamı,

Bey arı itinasıyla.

Bazen büyür tohumlar, boy verirler, sıkışır yüreğim,

İşte o zaman sesini duyasım gelir.

Seni göresim…

Bu her yerde seni görmelerim,

Bu hep seni düşünmelerim,

Seni bana getirir artar keyfim..

Bir de gülerse gözlerin, ısınır içim

Bir yumak olup ördüm sevdamı

İçimde saklıyorum…

*** İsa

İLACIM SENSİN

Şimdi, öyle güzel bir yerde ki birlikteliğimiz,

Hep benimlesin.

Bazen, bir bal tadı dudaklarımda,

Bazen, ensemde ılık nefesin.

Şiir gibi bir şey seni yaşamak,

Rüya gibi bir duygu seninle olmak.

Dalgalarım, senin sahilinde sakin,

Özlemlerimin bitim noktası gözlerin.

Seni, her an daha çok istiyor,

Seni her an daha çok seviyorum.

Çünkü, İLACI SENSİN,

Yüreğimdeki kanayan yerin…

*** İsa

İNSAN

Güzel şeyler bulan,

İnsan..

İyi şeyler düşünen,

İnsan..

Ara sıra sapıtan da

İnsan.

Düşünen İNSAN,

Yaşayan İNSAN,

Yaşatan İNSAN,

Bazen yaşamı zorlaştıran da

İnsan.

İnsan, iyi düşünmeli.

İnsan, iyi sevmeli.

İnsan, iyiyi kötüden,

çirkini güzelden ayırabilmeli.

Hep iyi şeyler bulmaya çalışmalı,

İyilikleri yaşamalı,

Güzellikleri yaşatmalı,

İnsan güvenilir,

İnsan inanılır,

İnsan dayanılır,

Ve insan sevilir ve de sever olmalı…

*** İsa

İSTANBULA GİDERKEN

Araba vapuru ağır ve güvenli,

Ve ben, güvertedeyim.

Uykusuzluğa aldırmayan vücudum,

Ve de tüm dikkatimle,

Güzel şeyleri görmek,

Güzel şeyleri duymak için,

Sanki pupa yelken gidiyorum İstanbul’a

Çevremde tedirgin.

Çevremde kararsız insanlar,

Simitçi, çaycı boğaçacı .

Sabah sabah,

Sıgarayı yercesine içenler.

Körfezde vapur sesleri..

Tan yeri ağarıyor zorlanarak,

Ve ben,

Huzurla bakarken sulara,

Sanki vapurla değil,

Yelkenli ile gidiyorum İstanbul’a

*** İsa

İSTANBULA MERHABA

Araba vapuru olağan seyrinde,

İnsanlar mutsuz.

Deniz;

Kırgınlığını belirtircesine kar.

Güneş;

Zorlanıyor sanki doğmalara,

Tanyeri daha kızıl.

Ve ben;

Her zamanki mutluluk oyunuyla ,

Kıpır kıpır,

Merhaba diyorum

İSTANBULA…

İsa

***

İSTEK ve KUDRET

Özlenmiş bir sevginin

tadına varıp ,

İçinden geldiğince

gülebilmektir

İSTEK…

Ve yumruklarını sımsıkı

havaya kaldırıp,

“İşte ben buyum”

diyebilmektir KUDRET…

İSA

İSTER MİSİN ?

Bir ağaç büyüttüm içimde

kocaman…

dallarına sevgiyi , yapraklarına bağlılığı,

çiçeklerine de AŞK ‘ı aşıladım

İSTER MİSİN?

Bir dünya kurdum içime

küçük, sımsıcak…

temeline duygularımı , duvarlarına resimlerimi,

odasına kilimlerimi döşedim.

İSTER MİSİN?

Yaşantımın heranını değerlendirmek

kalıcı olmayan ayrılıklarda karartmamak sevinci,

Hep yarınlara sürüklemek

yaşama coşkusunu

el-ele, gönül-gönüle

Hep seninle doldurmak

yaşantımı dileğim

İSTER MİSİN?

* * * isa-1973/Bornova

İŞTE DÜNYAMIZ

Bir Çarşamba öğleden sonrası,

Taşucu mu burası Boğsak mı bilmiyorum.

Saniye gibi geçen saatlerde,

Güneş, deniz ve SEN..

İşte Dünya,

İşte Dünyam,

İşte Dünyamız…

Saatler hızla ilerlerken,

Seninle göz göze,

Seninle gönül gönüle,

Neredeliğimiz önemli değil,

Birlikteliğimiz önemli.

Duygularımızı serpiştiriyoruz,

Avuç,avuç..

Aşağıda denizin mırıltısı,

Yukarıda güneşin ısısı

Ve yanımda SEN..

İşte Dünya,

İşte Dünyam,

İşte DÜNYAMIZ…

***

Silifke-1973

İŞTE ÖYLE BİRŞEY

Şiirlerimde;

Zorlu saldırılar insancıklara.

Şiirlerimde;

Güçlü sevgiler hakedenlere.

Ben;

Islıkla atarım içimden öfkelerimi,

Uğraşılarla bulurum barışın yolunu…

Övgülerim hep hakedenlere şiirlerimde..

Şiirlerimde;

Sımsıcak duygularım,

Şiirlerimde;

Öfkeli tutkularım,

Şiirlerimde;

En güzel anılarım,

Şiirlerimde;

Herşey

İŞTE ÖYLE BİRŞEY… İsa

***

İYİSİ Mİ

İyisi mi çekip gitmeli bu ellerden,

İyisi mi düşünmek hep güzellikleri, bilemiyorum.

Oysa sevdam bir küheylan,

Dolaşan tüm mevsimleri.

Alıp terkisine, heyecanları, güzellikleri…

İyisi mi hiç sevmemek galiba insanları,

İyisi mi ot gibi yaşamak, bilemiyorum.

Oysa duygularım bir sel,

Sürükleyen peşinden sevi tomurcuklarını,

Sürükleyen güzel duyguları…

İyisi mi her şeyi unutmak,

İyisimi yaşananları yaşanmamış saymak ,bilemiyorum.

Çevrede, bozuk şiveli, kötü düşünceli insanlar.

Belli ki bir bildikleri var,

İyisi mi olduğu gibi kabullenmeli insanları,

İyisi mi insan kendi yağında kavrulmalı…

*** İSA

İYİYE GİDİYORUZ!…

Gidiş,

Pupa yelken mutluluğa, huzura.

Sokaklarda çocuklar,

Yüzleri kirli,

Gözleri umutsuz,

Gönülleri kırık…

Gidiş,

Pupa yelken mutluluğa, huzura.

Evlerde yaşlılar,

Yüzleri soluk

Gözleri yumuk,

Gönülleri yorgun …

Gidiş,

Pupa yelken mutluluğa, huzura.

Dağlarda topraklar ağaçsız,

Düzde tarlalar susuz,

Kentte evler…

Gidiş,

Pupa yelken mutluluğa,huzura.

Köyde insanlar topraksız,

Kasabada bilinçsiz,

Vilayette işsiz…

Yak çubuğunu dostum,

Gidiş, iyiye gidiş!!!….

***

İsa

Ağustos-1973-Tire

İZ

Dünya kah kocaman,

“Dünyalar kadar seviyorum”

Dediği gibi çocuğun..

Dünya kah küçücük

“Şu kadarcık seviyorum” lara eş.

Duygular;

Kah yükseltiyor kişileri, yaşantıları

Kah yerin dibine sokuyor,

Sevenleri, sevilenleri..

Düşünceler;

Bir belirginleşip, olgunlaştırıyor şartları,

Bir siliniverip,

Kahrediyor insanları..

Duygular,

bir geliyor güldür, güldür, neşesi evrenin.

Bir geçiyor saman alevi örneği hazin.

Aslında;

Gelip geçmeler tolore ediliyor da,

Bir iz bırakıyorlar ki oldukça derin…

*** İSA

İZMİR

Puslu havalarda bile, çok güzel İzmir,

Biraz yürekli ol gülüm, hiç değilse ayda bir.

Kolay değil unutmak, yaşanan günleri,

Kolay değil unutmak, güzellikleri..

Bak Ekimde bile çok güzel İzmir,

Biraz yürekli ol gülüm, hiç değilse ayda bir..

Yağmur ve soğukta bile güzel İzmir,

Biraz yürekli ol oğlum, hiç değilse ayda bir.

Kolay değil tekrar yaşamak, geçen günleri,

Kolay değil unutmak, güzellikleri..

Bak Kasımda bile çok güzel İzmir,

Biraz yürekli ol oğlum, hiç değilse ayda bir..

*** İSA

KADINIM

O kadını seviyorum,

Karanlıklar içerisinden ışığı getiren.

O kadını seviyorum,

İnsanca dokunuşu, insanca sokuluşu bilen.

O kadını seviyorum,

Yıllarca kahrımı çeken…

Bazen, kırılıp dökülüveriyor çok şey,

Hiç istenmeden.

Kırmayı dökmeyi hiç istemeden,

Hiç düşünmeden..

Şaşkınım bazen,

Çoğu kez de çok mutluyum ben…

o kadını hep sevdim ben, bana sıcaklık veren.

O kadını hep sevdim ben. İnsanca düşünmeyi bilen,

O kadını hep sevdim ben, yıllarca kahrımı çeken…

***

İSA

KAHROLURSUN

Sorgu çiçek açar karakollarda,

Dikenlidir çiçeklerinin sapları.

Batar ha batar.

Düşünemez olursun,

Göremez olursun,

Duyamaz olursun,

Ya ölürsün,

Ya sus pus olursun

Sorgu devam eder mapus damında,

Sorgucu Tanrı havalarında.

Zehir zemberektir sözleri,

HAZMEDEMEZSİN..

İğrenç bakar gözbebekleri,

Göz göze gelemezsin

İncinir gururun,

İncinir onurun

Ya ölürsün,

Ya sus-pus olursun

***

Temmuz 2010-İsa

KAPLAN DERESİ- TİRE

Şarıl şarıl sular akar Kaplan Deresinden,

Şakır bülbüller asırlık çınarı üstünden.

Şarkı ilhamını alır, dallar, nebatlar,

Rüzgarın tatlı esintisinden…

Rahattır, temiz havalıdır çevresi.

Turistik bir güzelliktir Kaplan Deresi,

Herkesin dinlenebileceği yeri, sayfiyesi

Huzur duyduğu yerdir Kaplan Deresi…

*** İsa-1967/TİRE

KAVAK YELLERİ

Yalın düşüncelerim,

Dünleri çiğnedi yine.

Yine elekten geçti geçmiş yıllar.

Sonra;

Yalın ayaklar sahili çiğnedi,

Yine kilitlendi, ellerim ellerine,

Güneşin batışını izleyen

bakışlar omuzumda,

Ve başımda esiyor kavak yelleri…

Yanımda, sevginin sımsıcak bakışı,

Karşımda yakamozlar,

Geride huzur ve güzellik hatırlanan

Ve UNUTULMAYAN..

Bak yine kenetlendi ellerime elleri,

Başımda esiyor işte kavak yelleri…

***

1972-İzmir

KENDİM İÇİN

İsa, bırakıver kendini, kendi haline,

Öyle sürsün gitsin yaşantın,

Zincirleme..

Emellerine takılsın gitsin.

Lale mevsimi geldi bak,

Masmavi bir gök.

Ağarıyor tan tüm güzelliği ile,

Sanki seni davet ediyor huzura, mutluluğa.

İçinden geldiği gibi davran, her zamanki gibi,

Çağrılara kulağını tıkama sakın.

İstediğin tek şey SAĞLIK ve MUTLULUK

Ne olursa olsun üzülme sakın…

**** 1968-İzmir

KENDİNİ SEVMEK

Kötü izler, kötü görünümler yaşantımızda,

İyi şeyler de olur mu? düşüncelerimizde..

Zaman her şeyin ilacıdır dedik yıllarca

Olmuyor artık, olmuyor

Artık zaman kötü,

İnsanlar acımasız,

İnsanlar umarsız,

Çevresini sevdiği kadar,

Kendisini de sevebilmeli insan,

Sevdiklerini sevdiği kadar,

KENDİSİNİ DE…

“Ümit fakirin ekmeği,

Ye MEMET ye” dedik yıllarca

Olmadı.

Çok şey yapamadık,

Ümitleri yeşertmek için..

Artık zaman kötü,

İnsanların büyük çoğunluğu da.

Doğayı sevdiği kadar,

Kendisini de sevebilmeli insan.

Sevdiklerini sevdiği kadar,

KENDİSİNİ DE…

*** İSA

Mart-2004

KİMBİLİR

Suskun gönüller.

Bembeyaz bulutlara takılı gözler,

gözlerimiz.

Umut dolu yürekler.

Mutluluğa uzanık eller,

ellerimiz.

Mutluluk ;

Bilinmez limanların birinde

demirli belki,

Belki ;

Kapımızın önünde kimbilir ? Mutluluk ;

Belki bir dağın zirvesinde

erişemediğimiz.

Belki de yanıbaşımızda kimbilir ?

***

İSA

KISMET

Aylar geçse de mecburen sensiz,

Sürer coşkusu, yine de yüreğimin.

Gözlerimin önünde olacak her zaman,

Güzel gözlerin..

Aylar geçse de böylesi sensiz,

Sürer sevincim yine kesintisiz.

Yüreğimde olacak her zaman,

Kocaman yüreğin..

Aylar geçse de mecburen sensiz,

İçimi aydınlatır yine de anılarım,

Sessiz, sessiz.

Satırlarımda hep güzel sözlerin,

Yaşama coşkusu şiirlerimde,

Kısmet böyleymiş,

Bitecek bu ayrılık nasılsa deriz…

*** İsa-1974-Bornova

KOKUNU ÖZLEDİM

Tenin çekiyor beni gülüm,

Kokun sinmiş saçlarımdan.

Ben sana akıyorum gülüm,

Düşler, düşünüler arasından.

Üzülürüm, duyamazsam sesini,

Kahrolurum göremezsem,

güzel yüzünü.

Tenin çekiyor beni gülüm,

Kokun sinmiş kollarımdan.

Ölürüm, ya da ölümü severim gülüm,

Çekersen ellerini avuçlarımdan…

*** İsa

KORDON

Gecenin karanlığı,

Örtüyor kirliliğini denizin.

Karşı kıyıda yakamozlar..

Gecenin bir saatinde kordonda,

Denize bakmak ne güzel..

Hava soğudu,

Rüzgar engellenemez hırçınlığıyla,

Bir denizde,

Bir sahilde..

Ama kordon boyu,

alabildiğine güzel yine de,

TİTRİYORUM…

*** İsa-1969-İzmir

KORKMA VUR KARANLIĞA, AYDINLIK BİZİM

Seyrelt sıkıntılarını biraz,

Arala perdesini, hüznün, kederin.

Bak, seni bekliyorum, kımıldamasız,

Seni bekliyorum, bıkmasız, usanmasız.

Bak, seninle parlak gözlerim,

Ve seninle aydınlık düşüncelerim.

Görüyorum gördüğünü, gerçekleri,

Ve bildiğini,

yaşantımızla yoğunlaştığını düşüncelerini ..,

Yarınlar benim de, bizim de,

Ve vur tüm gücünle güçlüklere,

Vur ki;

Karanlık zırhı parçalansın ,

Bir ışık yayılsın yüreklere…

*** İsa

KORKMA

Korkma ,

Güneşin yakıncılığından.

Ve de,

Kışın ayazında gülüm.

Zaman

Nice parlak günlere gebe bilinmez.

Bilinmez,

Kışın soğuğunun getirecekleri…

Korkma ,

Sevginin katıksızından

Ve de

Onurlusundan gülüm.

Zaman

Nice yanlışlara

Nice pişmanlıklara gebe bilinmez.

Bilinmez;

Arzuların neler götüreceği

Yaşantıdan.

İhtirasın,

Neleri yok edeceği BİLİNMEZ…

*** İsa

MEKTUP

Günlerden sonra bir mektup aldım.

Her satırı bir sevinç, bir ışık karanlığıma..

Seviyorum onu,

Seviyor beni,

Evleneceğiz…

Günlerden sonra bir haber aldım.

Bir ışık düştü karanlığıma.

Bir dost geldi yalnızlığıma.

Bir sevgili, bir yar..

Bir can koku var yazdıklarında.

Seviyor beni,

Seviyorum onu,

Evleneceğiz…

Günlerden sonra bir haber aldım.

Canım,içimize sığmıyor sevgimiz..

Bilmem pullu imzalı kaçıncı bildirisi.

Onu göreceğim yakındır..

Seviyorum, seviyor, seviyoruz.

Evleneceğiz artık yakındır…..

İSA-1973

MERHABA

Sırtlanmış özlenmişliğini,

dünlerin düşünceler.

Merhabalar gönülden, gönüle.

Merhabalar özlediğimiz dünlere,

Merhabalar iyi günlere,

İÇTENLİKLE… İsa

***

MESELA YANİ

Merhaba demesen de olur canım,

Selam Allah’ın selamı,

Alınmış sayarız.

Günaydın demesen de olur gülüm,

Gün Allah’ın günü,

Denmiş sayarız.

İyi akşamlar demesen de olur yavrum,

Akşamlar Allah’ın akşamları,

Denmiş sayarız.

Görünmesen, duyulmasan da olur bir tanem,

Nasılsa gördük, duyduk önceleri,

Görmüş, duymuş sayarız..

*** İSA

NASİHAT

Bizim illerde böyle sert esmezdi bahar rüzgarları.

İnsanlar böyle bakmazlardı insanlara inatla.

Parıltısı görülmezdi gözbebeklerinde kinin.

Yeter gurura esir olmalara,

Aşırı sevmelere yeter.

Bizim illerde severdi insanlar canlıları,

Severdi insanlar insanları,

Derelerin suyunu çakıllar,

İnsanların öfkesini saygı dindirirdi.

Yeter saygısızlığa öfkeye,

Kırgınlıklara yeter.

Sevin hayatı tüm canlıları,

Derlerdi büyükler bizim illerde..

*** İsa-1966/Tire

NE DERSİN ?

Düşün ki yapayalnızsın

bir dağın başında.

Bir çoban,

Bir kepenekli adam misafir etmiş seni kulübesinde ..

Süt vermiş güğümünden

İçmişsin

ya da iğrenmiş içememişsin !..

Uyumuşsun ,

ya da uyuyamamışsın

saman sedirinde sabahı yol göstermiş sana,

Sonra salıvermiş özgürlüğüne

Ne dersin ?…

Düşün ki yapayalnızsın

medeniyetin göbeğinde.

Bir bey ,

bir smokinli adam

Misafir etmiş seni köşkünde.. Yemişsin , içmişsin

ya da yememişsin içememişsin..

Kuş tüyü yatağını vermiş sana uyumuşsun

ya da uyuyamamışsın. Sabahı;

Oda salıvermiş seni

dönersin ümidi ile.

Yine özgürlüğüne

Ne dersin ?…

*** İsa-1965/Tire

NE DERSİN-2

Fırtınalı geçen günlerin ardından

Bahar bize de gelir mi dersin ?

Yoksa kışı mı aratır, ,

nisan yağmurları .

Ne dersin ?

Yaşamı gülen gözlerinde sürdürmek

Sesini yakından,

daha yakından duymak.

Mutluluğu birlikte yaşamak

susamışcasına, Olası mı ?,

Ne dersin ?

Elimde romanımsın ,

bitmez sayfalarınla.

Okudukça arttıran bağlılığı.

Her satırı bir başka güzel,

Her satırı bir macera,

Renk katan hayatıma..

Tüm satırları,

yorumlamak birlikte

Olası mı ,

Ne dersin ?

*** İSA

NE GÜZEL

İyi ki girdin yaşantıma,

İyi ki benimlesin.

Seninle olmak,

Seni duymak,

Sana Dokunmak

NE GÜZEL

Ortaksın düşüncelerime,

Beğenilerime ortaksın.

SEN, benim canımsın..

Yaşam seninle güzel,

Seninle anlamlı günler,

Seninle olmak,

Seni duymak,

Sana dokunmak,

NE GÜZEL…

*** İsa

NE KOLAY

Yaşantımızın tüm güzelliklerini

Çekip çıkarmak, dünsel yaşamımızdan,

Bürünüvermek mutluluğa, NE KOLAY..

Ne kolay,

Yalnız keyif aldığımız şeyleri yapıp,

Yalnız keyifli şeyleri istemek NE KOLAY..

Ne kolay,

Biraz sıkıntı ile,

güzellikleri damıtmak yerine

Üzülüp gözyaşı dökmek NE KOLAY…

Ne kolay zorluklara kaş çatıp,

Güzelliklere göz kırpmalar NE KOLAY…

*** İSA

NE OLDU BANA

Tanrım ne oldu bana ?

İçimde bir kaynar kazan.

Tüm gülmelerime,

Tüm sevmelerime inat.

Kaynatır ha kaynatır,

Öldürür duyguları..

Tanrım ne oldu bana ?

Ben bende değilim sanki

Hani eski coşkularım bu kırgınlık niye ?

Tüm kabullenmezliğimle

bazen yaşananları

engellemez bir ısı içimde.

Kaynatır ha kaynatır,

Öldürür duyguları..

Tanrım ne oldu bana ?

Hani tüm güzellikleri seven

kocaman yüreğim.

Hani kendini çıkmazda sananlara

verdiğim öğütler?
Hani küçücük şeylerden çıkardığım

mutluluklar ?

Hani ağaçlara , kuşlara , doğaya

sevdalanmalar ?

Hani “bu benim yaşantım ” dediğim

uslara sığmaz dünyam ?

Ve “yaşamı seviyorum”

nidalarıma inat.

Yükselir bir ısı içimde

Kaynatır ha kaynatır,

öldürür duyguları..

Tanrım ne oldu bana ?

Yok yok kendimle olmalı derdim

ne yaptım duygularıma ?

Çevremi görememelerim

sevenlerimi incitmelerim .

Hani “Tüm giizellikleri seviyorum “

çığlıklarım ?

Yok yok bu ben değilim ,

Kendime dönmeliyim

Tüm kabullenmezliğime rağmen

bazen yaşananları.

Beynimde engelemeyediğim bir ısı

Kaynatır ha kaynar ve

Öldürür duyguları…

*** İSA

NE?

Yasak olan ne,

Nedir haram denilen.?

Doğruları eğrileri değerlendirenler kim?

Doğrular kimin doğruları,

Eğriler kimin eğrileri.?

Hep yasak engeli budar mutlulukları,

Yalın katıksız sevgileri..

Özlemler yerini bulamaz,

Kahrolası koşularında dünyanın.

Direnmelerin çabaların en güçlüsü, en saygını bile

Erir örflerde ananelerde..

Erir geriye dönülmezliklerde..

Ama yine de sevda hep rengarenk bir kuş

Ve duyguları gizler o güzel renklerinde…

***

İSA

NEDEN

Bazen;

Yağmur üstüme üstüme gelirken,

Tüm şiddetiyle.

Ne saçak altına kaçıyorum,

Ne de şemsiye mi açıyorum ben.

NEDEN…

Fırtına, hortuma çevirse bile,

Bir binaya kaçmak şöyle dursun,

Üstüme bir pardesü bile almıyorum ben

NEDEN…

Kocaman taşlar;

Peş peşe gelirken üstüme

Ne korunma var bende,

Ne de sitem.

O taşlardan kaçmak,

O taşlara karşılık vermek varken

Yaralanmayı da göze alıyorum ben

NEDEN…

*** İsa

NEREDEYDİN?

Bu Tanrı’nın seslenişiydi, kulaklarımda yankıyan,

İmanımla yoğurduğumda sevgimi, neredeydin?

Yalvarışlarımda dualarımla boğazımda düğümlenen,

Ve bağıramayışım yokluğunu sensizlikte, neredeydin?

***

Yaradana yalvarışımın bitiminde, ellerim kalkık,

Gözlerimde nemlenen sendin.

Sendin boğazımda düğümlenen,

Sendin başımı kaldırdığımda yanaklarımdan süzülen,

Tanrı’ya sorduğumda seni, neredeydin?

Düşüncelerimde yüceleşendin gecelerde,

Seninle giderdiğimde uykusuzluğumu ağır, ağır.

Güneş yerine doğuşunu bekledim.

Aradım seni aydınlık öncesi kızıllıkta,

Ve haykırdığımda penceremden neredeydin?

***

İSA- 1971-Bornova

OLMASIN DÜŞLERİNDE BİLE ÜRKÜNTÜ

Kopup gelen gönülden taze, sımsıcak,

Küçücük bir tebessümdü dileğim,

Neşen, kaderim, sevincim,

Sanki benim başka isteğim mi var?

Salıver kahkahalarını, her yeni güne,

Görmeyeyim gözünde yaş,

Olmasın hiç sesinde hüzün.

Sanki senden başka sevdiğim mi var?

Huzurla kapansın gözlerin tüm gecelere,

Olmasın, düşlerinde bile ürküntü.

Hep huzur içinde ol uykunda bile,

Sanki benim başka sevincim mi var?

Sana örttüm yine karanlığını gecenin,

Ve dikildim başucuna kımıldamasız.

Senle dolu, bıkmasız, usanmasız,

Sanki beklemekten başka bir işim mi var?…

***

İsa/Bornova

OZANSI DÜŞLER

Kaparım bazen gözlerimi gerçeklere,

Acılar arasında kendine yer bulur

Sevinçlerim.

Bırakırım kendimi,

Müziğin sihirli dünyasına,

Yaşarken umarsızca…

Kaparım bazen gözlerimi gerçeklere,

Kirpiklerimin arasında kendine yer bulur,

Gözyaşlarım…

Bırakırım kendimi,

Yarınların güzelliğine,

Ve bırakırım kendimi,

Ozansı düşlerimin büyüsüne…

*** İSA

ÖLESİYE SEVMEK

Güneşe yürüyebilmek

Şafak vakti

kızıllığında..

Duymak

kasırga gibi esen

o hevesi…

Hissetmek

o duyguyu

derinliklerinde

ruhun..

Bazen,

bütünüyle yaşamak

hayatı.

Bazen

paylaşmak

yaşama göğüs germek

el ele.

Ama

ille de SEVMEK

ÖLESİYE…

*** İsa

ÖYKÜ

Bir beyaz tüy kanadında, tüm siyahlara inat.

Gözlerinde inancın katıksızlığı,

Ve uçuşu sakin gökyüzünde, rüzgara inat,

Kanat çırpışları coşkulu

Kanat çırpmalar huzura.

Özgürlüğü tatmak erdemi küçücük beyninde..

Sonra,

Bir kör kurşun korkusu, gözbebeklerinde,

Tetiklere uzanmış parmaklarını görmeksizin insanların.

Anlamaksızın insanların canlara niye kıydığını..

Kanatlarında bir dermansızlık birdenbire,

Ve sıkışması nefesinin belirgin,

Küçücük yuvasına inişinde…

*** İsa-Tire

ÖZDERE-BU GECE

Ay ışığında , daha bir güzel deniz,

Yaşadıklarımı irdeliyorum, dalgalarda bu gece..

Sarıverdi bedenimi, soğumuş kumsal,

Uzandığımda üzerine.

Göz kırptı yıldızlar,

Kalıverdim öylece,

Tanrım,

Ne kadar güzel ÖZDERE bu gece…

Bir taraf Dağ,

Bir taraf Deniz,

Aşığım galiba be bu kente..

Evimde;

Sarıverdi bedenimi bir uyku hali

Uzandığımda sedire.

İçimde güzel duygular,

Kalıvedim öylece.

Tanrım;

Ne kadar güzeldi ÖZDERE bu gece

*** İSA

ÖZDERE-SAHİLDE

Deniz karanlığın en koyusunda bile muhteşem.

Sahil ıssız ve sessiz.

Yağmur sevinç gözyaşlarını dökmekte,

Gönül mutluluktan sarhoş,

İnsanlar bir hoş,

Her şey o kadar güzel ki Sahilde….

Yağmur yağarken gökyüzü bir harika,

Yıldızlar görünmezliklerinde,

Ay dede sessiz.

Yağmur büyük bir keyifle yağıyor,

Damlalar ritmik düşmelerde,

Gönül mutluluktan sarhoş,

İnsanlar bir hoş,

Her şey o kadar güzel ki sahilde..

***

İSA

ÖZDERE -TEMİZ HAVA

Sıcak bir Mayıs akşamı,

Burası Özdere.

İçimi titreten doğa,

Tenimi titreten deniz,

Ve;

Ne kadar da TEMİZ HAVA..

Güneşin batışı ise,

Bir başka güzel.

Şimdi bir alacakaranlık

çöktü her yere.

İçimi titreten doğa,

Tenimi titreten hava,

Ruhumu dinlendiren günbatımı

Ve;

Ne kadar da TEMİZ HAVA….

*** İSA

ÖZDERE -UNUTAMIYORUM

Aylar önceydi,

Yağmurla karşılaşmıştım bir gün Özdere’de

UNUTAMIYORUM….

İçim sevgi doluydu, beynim huzur.

Ve; Sırılsıklam ıslanmama rağmen,

SIMSICAK

Ve; O gün yoğun düşüncelerime rağmen,

MUTLU

Büyülü bir dünya kuruvermiştim kendime,

UNUTAMIYORUM…

Şimdi;

Yağmur yerine deli bir sıcak ÖZDERE’de

Ama yine muhteşem, yine gizemli.

Ben gerçekten sevdalanmışım bu kente,

Yine sığmıyor yüreğim göğsüme…

Güneş tüm sıcaklığı ile İÇİMDE,

İçim denizde….

Bir taraf dağ, bir taraf deniz,

Öylesine güzel ki ÖZDERE…

Aylar öncesi inanılmaz yağmur düştü aklıma,

O zaman da,

Öyle güzel bir dünya kurmuştum ki kendime,

UNUTAMIYORUM…

*** İSA

ÖZGÜRLÜK YA DA ONUN GİBİ BİR ŞEY

Yüreğinde birisinin ya da bir şeylerin eksikliğini hissettin mi hiç?

Hiç bir kırlangıç özgürlüğündeki benliğini,

Bir kuş gibi kafeste.

Oysa yıllar önce dünya bir güvercin beyazında,

Ve beyaz güvercinler sığmıyordu içime.

Şimdi kırlangıçlar kafeste,

Özgürlüklerimi özlüyorum..

Yüreğinde birisinin ya da bir şeylerin eksikliğini hissettin mi hiç ?

Hiç saçmalıklar adına güzelliklerin ertelendiğini.

Şimdi anılar bir rüya,

Ulaşılmaz uzaklıkta güzellikler.

Şimdi suskun heyecanlar kısıtlanmış özgürlüklerde,

Çoşkularımı özlüyorum ya da onun gibi bir şey..

*** İSA

ÖZGÜRLÜK

Taylarda bir coşku,

Atları kıskandıran.

Ağızları gemsiz, sırtları eyersiz

Doğa bile çaresiz,

Koşarlarken kırda.

Anımsatıyorlar bize özgürlüklerini,

Ama nereye kadar?

*** İsa

ÖZLEM

Tül perdeyi alıver yüzünden,

Gözlerin gönüllerde bir ateş yaksın.

Teninden insan kokusu yayılıyor,

İki damla yaş süzülüyor gözlerinden.

Ve ben seni izliyorum,

Özlemi çekilen mut dönemeçlerinden…

*** İsa

ÖZLEM-2

Gözlerin gözlerimde bir tanem,

Sulanmış, düşünceli, ürkek..

Tüm sevileri toplamış gözbebeklerine,

Yumak yumak kapkara.

Ne olacaklara hapsetmiş sanki ,

Gözyaşlarını ağlamasız.

Ve ben,

Öylesine özlemişim ki o gözleri,

Takıldıkça bakışlarım gözlerine,

Ürperiyorum…

Ve ben,

Bu gece fotoğrafları çok seviyorum…

Güzel yüzün hafızamda bir tanem,

Mağrur, kesin çizgileri ile güvenli.

Ve ben,

Öyle özlemişim ki seni.

Her güzel şeyde seni görmelerim,

Her güzelliği seninle özdeşleştirmelerim,

Keyifli…

Takıldıkça gözlerim anlamlı yüzüne,

Ve ben,

Bu gece yalnızlığımı çok seviyorum…

*** İsa

ÖZLÜYORUM

Bir yanım, deniz derinliklerinde,

Bir yanım bulutlarda benim.

Alıp düşüncelerimi götürüyor,

Bir deli rüzgar.

Ayak çıplaklığımın kumsalı özlediği an,

Sıcaklığın dağılıveriyor tüm vücuduma

Seni ÖZLÜYORUM.

***

Bir yanım hava boşluğunda,

Bir yanım seninle benim.

Alıp götürüyor sıkıntılarımı kuşlar.

Ciğerimin çam kokusunu özlediği an

Serinlik kaplıyor vücudumu,

Seni ÖZLÜYORUM…

*** İSA

RAHAT UYU ATAM

Atam;

İçimdeki ateşsin,

Kişiliğinle, devrimlerinle.

Atam;

Damarımdaki kansın,

yüceliğinle ülke sevginle.

Atam;

SEN BENİM NEFESİMSİN….

Gururum oluyor,

Mustafa Kemalin Askerleriyiz demek.

Gururum oluyor her zaman,

SENİNLE öğünmek…

***

Atam;

Büyüklüğünü biz çok iyi anladık ama

ANLATAMADIK..

Atam;

Kişiliğine saygımız sonsuz ama,

Kişiliğini kıskananları,

Fikirlerine saygı duymayan saygısızları

SUSTURAMADIK..

***

Naaşından bile korkanları,

Ülke sevgini bilip de salağa yatanları,

Yoktan var ettiğin değerleri,

Yok pahasına satanları.

Bataklıktan orman yaratan zihniyetin, yerine,

Ormanları kesip taş yığını yapanları.

ASLA AFFETMEYECEĞİZ …

Bu böyle gitmeyecek inan

SEN RAHAT UYU ATAM…

*** İsa

9.Kasım.2014/Bornova

SABAH – AKŞAM

Sevdan yüreğimde

sımsıcak bir gül

sabahları …

İsmin;

dudaklarımda ıslak bir

karanfil.

Sevdam ;

alır götürür beni

erişilmez uzaklara. Canım çeker seni

döner başım

Ve,

tutuşur damarlarımdaki

KAN.

Seninle ederim

akşamları …

*** İSA

SANKİ

Karanlık giderek koyulaşırken,

Yurdumun ufuklarında.

Yavaş yavaş azalıyor sanki aydınlık..

Hiç kimse umursamıyor gibi olanları,

SANKİ herkes gömmüş kafasını kuma,

Devekuşu örneği

Bana dokunmayan yılan bin yaşasın der gibi..

Herkes korku imparatorluğunun neferi SANKİ.

Haydi karanlığı damıtalım artık ,

çok geç olmadan

Korkunun ecele faydası yok.

Haydi aydınlığı güneşe taşıyalım artık

Zaptedelim güneşi

Daha da geç olmadan

Size de dokunmadan YILAN…

Faydasız pişmanlıklar başlamadan

Sanki herkes kafasını gömmüş kuma

Devekuşu örneği

Ben kimseyi görmüyorum, kimsede beni der gibi

Herkes korku imparatorluğunun neferi SANKİ…

*** İsa

SELAM GERÇEK SEVGİLERE

Yüreklerde üstlenmiş sevgilere selamım,

Artık inanmıyorum dudaktan dökülenlere.

Onlar, alışmışlar yalancılığına dünyanın,

Ve gözlere de bulaştırmışlar hastalıklarını,

Gözlerimin ta içlerine bakar güler de,

Yalan söylerler yine de..

Bir başkadır an be an hareketleri.

Engelleyemezler olumsuz davranışlarını,

Bizim zamanın geçmesini engelleyemediğimiz gibi..

Ve bir perçem saçla,

Ya da beş küçük parmakla örtemeye çalışırlar

Sahte utangaçlığın kızarttığı tenlerini,

Kızarım.

Sağ elim düşer yüreğimin üstüne,

Kalır öylece..

Ve ben bir selam daha yollarım,

Orada üstlenmiş gerçek sevgilere…

***

Mart-1972.Bornova

SEN İÇİMDESİN

Sen, bir sam yelisin içimde,

Sen, bir korsun yüreğimde,

Sen, o kadar yakınsın ki bana,

İçimde, benliğimdesin.

Benden uzak değilsin ki,

Yüreğimin içindesin…

Sen, bir sam yelisin içimde.

Sen, bir korsun içimde.

Sen, uzak değilsin ki benden,

Kanımdasın, canımdasın,

Seni duyuyorum, seni yaşıyorum,

Gözden ırak değilsin ki sen

Gözlerimin içindesin…

*** İsa

SEN

Bir pınar varlığın yaşantımda,

Kah gürül gürül coşkulu

kah suyu azalıvermiş mahzun.

Bir ışık varlığın yaşantımda.

Kah pırıl pırıl ışıltılı ,

kah mum alevi yılgın.

Yine de herşeyimsin benim.

Kanım ,canım sevdalımsın..

Yüreğimi tümüyle verdim sana

İster fırlat at,

ister yaşat.

Ellerimi ellerine verdim koşulsuz ,

İster tut götür mutluluklara,

ister bırak…

*** İsa

SEN-2

Öylesine gerçek ki varlığın,

Seni hep içimde yaşatıyor

Ve bundan hoşlanıyorum.

Öylesine derin izlerin varki bende.

Seni ;

Hiç aklından çıkaramayan benden,

bazen korkuyorum…

Ne zaman elimde bir kalem

önümde kağıt olsa

Seninle geçirdiğim günleri

keyifle yeniden yaşıyorum…

Öylesine zorki

saniyeleri birbirine eklemek

kırgınlıkdarda

saatleri geçiremiyorum…

Öylesine zorki

herşeyde seni yaşamak sensiz

sensizliği sevmiyorum …

Ne zaman nefesim sıkışsa ,

Ne zaman gözlerim dolsa

yanımda seni istiyorum …

Tutuversem ellerini

güvenli bir limanda

Okşayıversem saçlarını

bulutlarda gibi oluyorum…

İSA

SENDEN KALAN

Sevgiden öte bir duygu benliğimi saran,

Buram buram hasret kokan, sen kokan.

Paylaştığımız o güzel duygulardan,

Hep güzel anılar belleğimde kalan..

Sevgiden öte bir duygu benliğimi saran,

Buram buram hasret kokan, sen kokan.

O anlamlı, duygusal, yapmacıksız portren,

Gönlümde ve gözlerimde kalan…

*** İsa

SEN GİBİ

Güzel olan her şeyi severim ben,

Gül, gibi, nergis gibi, karanfil gibi….

Güzel olan her şeyi severim,

Ağaç gibi, kuş gibi…

Güzel olan her şeyi severim ben

SEN gibi….

Güzel olan her şeye dokunurum ben,

Papatya gibi , lale gibi, gelincik gibi…

Güzel olan her şeye dokunmak isterim,

Yaprak gibi, çiçek gibi..

Güzel olan her şeye dokunmak isterim ben

SEN gibi…

Ben, doğal olanı,

Ben dürüst olanı,

Ben yaşamı seveni,

Ben canlıları seveni,

Ben insanı seveni,

Ben kendisini severim,

SEN gibi….

xxx

Şubat-2007-Bornova

TIPKI SEN GİBİ

Deniz, doyumsuz kucakladı,

Bu yaz beni.

Sardı dalgalarıyla,

Sanki Yâr gibi..

Güneş,

Hem iyi bir dosttu,

hem de düşman.

Kâh rahatlattı,

Kâh yaktı bedenimi,

Tıpkı sen gibi…

*** İsa

TEMMUZ

Olmazı olur kılmak,

yüreğinde insanın,

Gözlerde odaklanır yaşama sevinci .

Nasıl da bitiverir sıkıntılar,

Ellerindeyken ellerim..

Yaşam ne kadar güzel sağlıkla.

Nasılda keyifli herşey,

Gözlerindeyken gözlerim..

Temmuzun yoğun sıcağı

bunaltırken insanı.

İçimde yoğunlaşıyor

serinliği sevginin.

Nasıl da umursamam dünyayı

Ellerimdeyken ellerin.

Nasılda güzelleşir herşey,

Gözlerimdeyken gözlerin…

*** İSA

SEN GİDERSEN

Sen gidersen, büyür karanlığım,

Sen gidersen, büyür yalnızlığım..

Ben, yine de güçlü sevgiler yetiştiririm

Yokluğunda,

karanlıkta, ışıksız.

Sen gidersen, büyür karanlığım,

Sen gidersen, büyür yalnızlığım..

Ben, yine de desteleyerek sevgilerimi,

Saklarken yüreğimde,

Öbek öbek büyütürüm özlemlerimi,

Sererim önüne, BİRLİKTELİĞİMİZDE …

*** İSA

SEN NE DERESEN DE

Düşündüklerimi söylerim hep ben, bilirsin.

Ya da hissettiririm söylemesem de..

Dolu dolu sohbetlere değiştik,

Çoğu geceler uykuyu.

Sen ne dersen de…

Bilirsin duygularımı dolu dolu yaşarım hep ben.

Üzerimde, günün yorgunluğu olsa bile.

Birkaç saatlik uyku araladı hep sohbetleri,

Birliğimizde de hissedilir bazen yalnızlık,

Sen ne dersen de…

*** İsa

SENİ ÜFLEDİM FLÜTÜME

Bir büyük özlemdi yüklenen gecelere,

Bir yapayalnızlıktı ayrılan limandan.

Bir bendim el sallayan iskelede,

Bir bendim geride kalan.

Ve bir boşluğa üfledim flütümü,

Yalnızlıktan kalan…

Seni, bana bırakandı uğurladığım yalnızlık,

Sana özlem olacaktı yüklenen gecelere.

Giden yalnızlığa el salladım bu nedenle,

Bir senli bendi kalan geride.

Deniz daha çok insan kokuyordu,

Tertemiz bir havaydı ciğerlerime dolan.

Ve bir boşluğa üfledim flütümü,

Seni, bana bırakandı uğurladığım yalnızlık,

Ve sendin yalnızlıktan kalan…

***

Mayıs-1972-Tire,

SENİ DÜŞÜNDÜM YİNE

Bu gece,

Hapsettim yüreğime gözlerindeki sevecenliği.

Bu gece seni düşündüm yine.

Sımsıcak bakışını, sımsıcak sarılışını, SENİ..

Büyüttüm yüreğimin karıncıklarını,

Detayları bile içlerine sığdırsınlar diye…

Bu gece;

Hapsettim mantığıma çizgilerini

Bu gece , seni düşündüm yine.

Sevinçlerini, sevecenliğini, SENİ..

Genişlettim ufkunu düşüncelerimin,

Seni sarsınlar, seni sevsinler diye…

Bu gece;

Seni düşündüm yine,

Düşüncelerim seninle bütünleşsin diye…

*** İsa

SENİ ÖZLÜYORUM

İçimde tanımı güç

bir ürperti

nefesim daralıyor.

Kocaman karanlık bulutlar

geliyor üzerime

Seni arıyorum.

Varlığın,

bir aydınlık

yaşantımda

Karanlık bulutları delen

keyifleniyorum

Güzel yüzün

ve tebessümün

kaplıyor içimi

Seni özlüyorum…

*** İSA

SENİ ÜFLEDİM FLÜTÜME YİNE

İnsanların bakışlarını topluyor martılar,

Yorgun gözlerimde büyüyor anılarım.

Güzel bir öğlen sonrası,

Yüzümü yalıyor güneş.

Seni üflerken flütüme,

Ellerim üşüyor.

Ve insansız sahilin güzelliğine,

Gözlerim düşüyor…

Güzel öyküler fısıldıyor dalgalar,

Seni üflerken flütüme.

Bir varmış, bir yokmuş ile

başlıyor yine zaman.

Rüzgarda sevda kokusu,

Düşünceler uzun soluklu.

Gözlerde güven..

Ellerimde sımsıcak elleri,

Ve başımda esiyor yine

KAVAK YELLERİ….

***

1972-İzmir

DÜNYA “YAŞANASI BİR BAHAR”

İnsan;

İnsanca aramalı gerçek sevdayı .

İnsan;

Yılları eskitmeden bulmalı

yaşanası aşkları.

İnsan;

Ölüm akla düşmeden

yaşamı kucaklamalı..

Yaşam ;

Tüm insanların güçlü sevdası.

Yaşam ;

Ölüme ilerleyen bir balon

insanın elinde.

Salıverelim ipini gitsin.

Yaşarken ölmeyi düşünmek de ne ?

Dünya ;

Belki sandığımızdan da geniş

belki de çok dar.

Aslında ;

Çok yakınındadır herkesin

yaşanası bir BAHAR.

Kışı seven kışa sevdalansın ,

yazı seven de yaza.

Dünya inanan herkes için

yaşanası bir BAHAR.

** iSA

SENİNLE

Ellerini, ellerime aldığımda bir tanem,

Bir sıcaklık yayılır avuçlarından.

Hapsettiğim gözlerinden, gözlerime,

Bir mutluluk rüzgarı eser.

Kalbin, kalbimde çarpar sanki,

Nabzın benim bileğimde atar.

Coştukça coşar içimdeki arzular..

Birlikte,

Erişemeyeceğimiz bir yerden baktığımızda,

Küçücük kalır İNSANLAR…

*** İsa

SENSİZLİK

” Dün”ün yaşanmışlığına

birlikteliğimizde.

Adına “yarın “dediğimiz

yaşanılacak zamanı

eklediğimde.

Hüzünleniyorum.

Sensizlik tak ediyor canıma

Ve yarınlarıma çağırıyorum

SENİ.

Seninle

bir huzur doluyor içime Yeşeriyorum…

*** İSA

ŞİMDİ UZAKLARDASIN

Gelip çöküveriyor ta içime sensizlik,

Bir hava boşluğuna düşmüşcesine daralıyor nefesim.

Yüreğim kontrolsüz çarpıntılarla yorgun,

Sanki boğazımda koca bir yumruk.

Biliyorum, hiç kolay olmayacak gözden ıraklığın,

Hiç alışamayacağım yokluğuna.

Yalnızlık sürekli kemirirken içimi,

Seni haykıracağım karanlıklara…

Bak şimdi ellerin ellerimde benim,

uzaklarda olsan da.

Bak şimdi gözlerin gözlerimde benim,

Kilometrelere rağmen aramızda..

Bak şimdi yüreğin yüreğimde benim,

Yanımda olmasan da.

Bak şimdi kalemimin ucundasın,

sevgiler kalemimde

Seninle olmasam da…

*** İSA

SENSİZLİKTEKİ YARINLARIM

Yarınları düşünüyorum,

Yarınlarımı, yarınlarımızı..

Şimdi yanımdasın, yarın olmayacaksın,

ben döneceğim İzmir’ yine.

Bakamayacağız Göksu’ya birlikte…

Yarın gökyüzü bulutlu,

Yarın çiçekler küskün.

Taşucunda deniz dalgalı olacak,

Yarın Boğsak Çirkin.

yarın sessiz, bensiz ve boş Silifke..

Yarın geceler dargın olacak belki,

Belki, daha karanlık ve uzun.

Ama böyle olması gerek,

Gitmem gerekecek geçici de olsa,

Sen kalacaksın.

YARIN SESSİZ VE BOŞ Silifke…

*** İsa-1973/Silifke

SESİN

Sesinde gezmek coşkuyu hüznü,

Sesinde yaşamak heyecanları,

Olağanüstü güzel…

Aralandıkça konuşmalar,

Sesini özlüyorum.

Sesin sensizlikte çınlarken kulaklarımda,

Rüzgarlara sevgimi yüklüyorum.

Sesinin yankıları gelip giderken kulaklarımda,

Seni özlüyorum..

İSA

SEVDA

Bir temel attık, kayamsı topraklara

Yürekle, tırnakla.

Adına inat dedik bunun,

Adına sevda…

Özel bir çitle çevirdik sonra etrafını,

çiçeklerle, ağaçlarla.

Adına güzellik dedik bunun da,

Adına sevda …

Duvarlarını ördük sonra,

Seçilmiş taşlarla.

Adına rüya dedik bunun,

Adına sevda…

Sonra çatı geldi üstüne,

Kiremitleri yürek,

kiremitleri heyecan,

kiremitleri dünya.

Adına gelecek dedik bunun,

Adına sevda…

Sonunda bir bina oluşturduk,

Coşkuyla, heyecanla, dostlukla,

Adına güvenilirlik dedik bunun,

Adına dürüstlük,

Adına özlem,

ADINA SEVDA…

***

İsa-1974/Bornova

SEVDAM

Bir sevdanın gözleridir

dağlarda açan çiçek.

Bir sevdanın kollarıdır

ovalarda esen yel.

Ve rüzgarla gelen kokusu çiçeğin,

Tüm güzelliklere bedel.

Tenime sinmiş kokun ,

gözlerimde gözlerin. Suskun yüreğimde

mutluluğun coşkulu türküsü.. Şakaklarımda ellerini,

düşünür, söyleyemem.

Ortaya dizelerim çıkar kendiliğinden

Bir sevdanın yüreğidir

dağlarda açan çiçek

Bir sevdanın kollarıdır

içimde esen yel.

Ve rüzgarla gelen kokundur

üzerime sinen

Ve de ellerin,

Ve de gözlerindir

Sevdama eşlik eden

*** İsa

SEVDALANMIŞIZ GÜLÜM

Bu ne güzel bir gün,

bu ne güzel bir sürpriz.

Avuç avuç suladığımız

umutlar yeşerdi.

Biz ;

Karamsar düşüncelere,

umudu aşılamışız.

Filizler fışkırmış,

kuruyan dudaklardan

Sanki ;

Birbirimiz için yaratılmışız.

Biz ;

Sevdalanmışız gülüm…

Bu ne güzel bir gün,

bu ne güzel bir sürpriz.

Uzaklıklar, ayrılıklar bitiverdi..

Avuçlarımda ellerinin sıcaklığı,

gözlerimde gözlerin,

Tek vücut oluvermişiz..

Gözlerde yaş,

gönüllerde sevgi.

Sanki ;

Birbirimiz için yaratılmışız.

Biz ;

Sevdalanmışız gülüm…

***

İSA

SEVDALI

Masmavi bir deniz,

Yemyeşil bir dağ ılgıt kokan.

Üzerinde bulutlar, görkemli.

Dağın zirvesinde bir çiçek,

Orkide benzeri.

Ulaşıyorum koklamak için,

Kıyamıyorum…

Zirvede dağ daha bir yeşil,

Deniz uzaktan daha koyu mavi,

Bulutlar, daha bir görkemli..

En keyifli insanıyım şu an evrenin,

Ve sırılsıklam sevdalı….

Bir mutluluk türküsü dudaklarımda sevdam,

Dağ, deniz ve bulutlar,

Tüm azametleri ile karşımda.

Yaşadığım güzel günler anılarımda.

En düşünceli insanıyım şu an evrenin,

Ve sırılsıklam sevdalı…

*** İSA

SEVGİ AĞRISI

Bazen;

İrermiş kelimeler dudaklarımda.

Başımı çember gibi saran

baş ağrısı

konuşamıyorum..

Bazen;

Bir sevgi seli dökülen kalemimden .

Yüreğime hançer gibi saplanan

sevgi ağrısı

kımıldayamıyorum..

Bazen;

Dünya dar geliyor,

kabıma sığamıyorum.

Bazen bunalıyorum.

Anlayamıyorum…

*** İsa-1971/Bornova

SEVGİ

Anlatılamaz bir duygu sevgi,

Karmaşık ama elle tutulurcasına belirli.

Bakımı sıcak, görünümü canlı gözlerin,

Sevginin büyüklüğünden suskunluğu dudakların.

Kuşlar niye mahkum,

Kendi bildiklerince uçamamalara?

İnsanlar niye mahkum,

Kendi istediklerince yaşayamamalara?

Niye, korkmuşluğunadır yüreklerin,

Vurulan darbeler?

Nerede istenilen şarkılar, türküler, nağmeler?…

Karanlıkta bir ateş böceği kımıldamasız,

Ötmesiz, vızıltısız, bakımsız.

Kayan bir yıldız sezdi gözlerim,

Bağırdım pencereden, duyuramadım sesimi.

Sonra gözlerin düştü aklıma,

Sevgi dolu, sımsıcak..

Sanki boğazımı sıkan birçok parmak

Sensizlik,

Görünmez bir mengene göğsümü daraltan..

İçimde değişik duygular,

Biraz hüzün, biraz ürperti, biraz sevinç

Bir çiğ düştü yeşil yaprağıma,

Mühür gözlerinden noktalar yaptım.

Çaktım mısralarımın sonlarına bir, bir.

Bir sevinç bulutuna gizledim seni,

Sonra damla damla düşmeni,

Damla damla birikmeni istedim.

Belki yerini beğenirsin,

Dalga, dalga yayılır kokun içime benim…

*** İsa

SEVGİMİZ

Dili olsa da konuşsa,

Sensiz geçen saatler.

Anlatabilse düşüncelerimi sana.

Neler yarattığımı ,düşünce dünyamda..

Nasıl mutlu olduğumu yanında..

Dili olsa da anlatabilse,

Sensiz geçen geceler.

Nasıl dalıp dalıp gittiğimi,

Nasıl uykularımı ertelediğimi

Seni nasıl çağırdığımı yanıma..

Bittiğinde ayrılık,

Konuşacak konuşamayanlar.

Yürekler, yüreklerimiz.

Göreceksin bastıracak tüm sevgileri,

SEVGİMİZ…

*** İSA

SEVİ SERPİNTİLERİ

Yıllar yılı büyüttüm,

İçimde sevgileri.

Resim gibi, masal gibi..

Sevgilerle süsledim hep,

Mısraları, şiirleri…

ISLATTI,

ISITTI,

DÜŞÜNDÜRDÜ

Çevremdekileri her zaman,

SEVİ SERPİNTİLERİ…

*** İsa-1966/Tire

SEVİNCE

‘’Sevenler mesut olmaz derler inanmazdım’’

Sözleri kulaklarımda.

Hüzünle doluverdi yüreğim.

Sanırdımki sevince ;

Yürek ;

sevgiyi doldurur da içine

kaygılara , hüzünlere yer komaz.

Sanırdım ki sevince ;

Gözler ; hep ışıldar,

hep güzellikleri görür de

çirkinlikleri görmeye olanak tanımaz.

Sanırdım ki sevince ;

pespembe olur dünya.

Deniz , uyuyan bir bebek

Doğa , oksijen çadırı

Yürek, kocaman bir sevgi çınarı ..

Sanırdım ki sevince ;

silkeleyiverir insan sıkıntıları

Oysa hasret,

bembeyaz bulutların koyulaşan gölgesi.

Oysa hüzün ;

sert esen bir rüzgar yürekte.

Ve sevgi ;

Ya yeniden doğmak gibi birşey

Yada yaşlanmadan ölmek yeryüzünde…

*** İsa-1970

SEVİYORUM

Sabır bir kaydırak taşı ayaklarımda,

Kah bir tekmede savrulan uzaklara,

Kah yanıbaşımda..

Özlem bir pınar yüreğimde,

Kah gürül gürül çağlayan,

Kah durulan..

Kavgalardan öte sevmelere gebe zaman,

Kah bir kartal yırtıcılığı bakışlarda,

Kah martı yumuşaklığı.

Seviyorum,

Sevmenin önceliği içimde…

Kendimleyim,

Kendime dönük düşüncelerim senli,

Seninleyim,

Sana dönük düşüncelerim benli.

Sabır, bir kaydırak taşı ayaklarımda,

Özlem,

coşkulu bir pınar..

Anlatılamaz birliktelikler, rüyarımı süsleyen

Anlatısı güç güzellikler.

Seviyorum,

Sevmenin gururu içimde…

***

İsa-Bornova

SEVMEK ADINA

Her sabah;

Bir sevinç kaplar içimi.

Seni tanımak ,

Seni sevmek,

Seni anlamak adına.

Her sabah;

Yenilenir yaşama sevincim.

Seni görmek,

Seni duymak,

Seni sarmak adına…

İSA- 1974/Bornova

SİMGE

Şimdi çiçekler daha bir özgür,

Açıyor güller bağrımda, allı, yeşilli, morlu.

Şimdi yine yüreğimde sevgin,

Özlem rüzgarları ile.

Şimdi sen gülen gözlerinle meleğim,

Bir SİMGE oldun içimde…

Ben, seninle olmalara özlemli,

Ben seni sevmelere susamış,

Ben hep senli..

Gel kenetleyelim ellerimizi,

Gel sımsıkı sarıl bana,

Sürükleyelim sevinci el, ele uzaklara…

Martılar, koruyorlar temizliklerini, güzelliklerini,

Denizlerin kirlenmişliğine inat.

Balıklar, yaşama savaşında.

Kuşlar bile hava kirliliğinden yakınmakta,

İnsanlar sevgisizlikten, güvensizlikten.

Gel kıralım zincirlerini olumsuzlukların,

Sürükleyelim sevinci el, ele uzaklar…

***

İSA

SONBAHAR

Sonbahardan kalmış sarı-yeşil yapraklar,

Kurumuş tahıl örneği

savruldukça sağa-sola..

Seni ne kadar çok sevdiğim,

Seni ne kadar çok özlediğim

düşüveriyor aklıma.

Ve bir süpürge alıp elime,

hepsini toparladığımda bir araya..

Anılarım ireriveriyor karşımda,

Yakamıyorum..

Sonbahardan bu yana direnen yeşillikler,

Yaklaştıkça kışın sonuna,

azalmakda..

Ama büyüttüğüm o güzel çiçekler

hep kollarımda.

Sana gelememelerim,

seni sevememelerim

düşiüveriyor aklıma.

Ve tüm mutlu anılarımızı

bütünleştirmeye çabalarken usumda,

Saatler bitip gidiyor…

Sonbahardan kışa eklendikçe günler,

Daha bir netleşiyor anılar belleğimde.

Ellerimi şakaklarıma koyup,

özlemini çekiyorum

Dolu dolu yaşadığımız günlerin..

Nedenler, niçinlerden,

arındırırken beynimi

Günler geçip gidiyor..

Herşey daha bir güzel,

geçtikçe günler.

Kıvanç veriyor yaptıklarım

geçtikçe aklımdan..

Biliyor musun?

kavgalarımızı bile

özlediğim oluyor..

Sonbahar-kışa,

kış yaza koşaradım.

Ve aylar

tükenip gidiyor..

*** İSA

SONUÇ

Doğar insanlar,

Bir gece veya gündüz.

Bazılarını sıcak bir ortam,

Sevgi, ana, baba kardeşler..

Bazılarını kötü bir ortam,

Anasızlık, babasızlık

sokaklar ve yalnızlık bekler…

Öyle ya da böyle büyür doğanlar,

Hiç günahsız başlarlar yaşama ama,

Bazılarını refah, huzur

Bazılarını da sefalet bekler.

Şanssız olan da insandır,

Yaşamdan güzellik, insanlardan

anlayış ve iyilik bekler.

Görürse iyi karşılık verir, sevilir

Coşkuyla yaşama tutunur, görmezse çöker..

Şanslı olan da insandır,

İyi kullanırsa şanslı kazanımlarını,

İyi davranırsa insanlara,

Hem ailesi hem toplum tarafından

Sevilir..

Kötü kullanırsa da yerilir..

Ve ölür insanlar,

Zengin olan da, fakir olan da,

Bir çukura, aynı toprağa gömülür…

*** İsa-1967/İzmir

SÜRÜ

Hep özlem duyar insan,

Güzel bir geleceğe.

Çabalar, hep yenliklere, güzelliklere.

Bazı insanlar küçümser bireyi,

Bazıları büyütür gözünde…

Bazısı doğadan güç alır,

Bazısı paradan.

Bazıları ise,

Doğruları için savaşır her zaman,

Bazıları, takılır bir sürünün peşine

Kopar zamandan…

***

İsa-1971/Bornova

ŞEYTAN

Rahatımı kaçıran şeytan,

Umurumdamısın ki?

Ya yap yapacağını

Ya da defol git emi?

**** 1965-Tire

ŞİMDİ

Şarkılarda bir başka anlam,

Dizelerde gizem saklı şimdi..

Gözlerde bir başka elem,

Yüreklerde özlem saklı şimdi.

Şiirlerde bir başka coşku,

Mısralarda hasret saklı şimdi…

Şimdi;

Sevgiyi pekiştirme zamanı,

Özlemleri yeşertme zamanı şimdi..

Şimdi;

Anları canlandırma zamanı,

Duyguları yoğunlaştırma zamanı şimdi..

Şimdi;

Sevme, sevilme,

Sevgiyi tomurcuklandırma zamanı şimdi…

***

İSA/BORNOVA

ŞUBAT RÜZGARI

Koskocaman yeryüzünde,

Kocaman bir yürekle dolaştım yıllar boyu.

Ödün vermeden sevgiden,

Ödün vermeden özgürlüklerimden…

Yıllar sonra ulaştım, bir başka kocaman yüreğe,

Yaz yağmuru gibi günler üstüme.

Aklıma düştükçe yüreği ıslandım,

Bir fırtına gibi estim yıllarca,

Ege’de, Akdeniz’de yorulmadan, huzurla..

Bilmediğim bir yerde de olsa ,

Onunla olmak istedim.

Mevsimlere üleştirirken yaşama sevincimi,

Onu getiren günlere, haftalara, aylara ulaştım.

Gün içinde saatlere bölerek dünsel anılarımı,

Büyük bir keyifle,

DOĞUŞUNU KUTLADIM…

***

5-Şubat-1973 Bornova

GELSENE

Bu,

hayata dönüş granüllü gözlerinde.

Bu,

hayata dönüş yaprakların yeşilinde.

Bu,

hayata dönüş yılların bitiminde.

Ben,

hep seni çağırıyorum mısralarımda.

hep sen varsın düşünülerimde

Seviyorum seni işte GELSENE.

Bekliyorum seni işte HİSSETSENE..

Gündüzün

en yakıcı sıcağında.

Ve de

en dondurucu soğunda seninle.

Gecenin

en koyu karanlığında.

Ve de

en uzun saatlerinde de.

Her an

seninle taptaze ,

Her an

seninle bir başka güçlü,

Her an

seninle bir başka beraberim.

Seviyorum seni işte GELSENE .

Bekliyorum seni işte HİSSETSENE..

*** İSA-1973

UZAKLARDAN SESLENİŞ

Aklımı sana mı verdim almamacasına ?.

Yoksa sen mi aldın onu benden

vermemecesine ?.

İşte , yapayanlızım yine.

Üstelik aklım da sende..

Onu bana geri ver ne olur.

Çok ihtiyacım var şu anda..

Avutmuyor beni artık

anlamlı – anlamsız düşünülerim.

Manalı – manasız gezmeler

avutmuyor.

Ne sesini duyabiliyorum

kuşların cıvıltılarında.

Ne de senden bir iz

görebiliyorum insanlarda..

Anılarım , düşüncelerim ve de kalemimle

Seni ;

mutluluğa çağırıyorum

uzaklardan duyuyor musun ?

Duyuyor musun

kuşların sana seslendiğini

benim dilimle ?.

Bahar rüzgarlarının fısıltılarını

duyuyor musun ?.

Hissedebiliyor musun

benim habercilerim olduklarını ?

Benimle dertleşip sana geldiklerini

anlıyabiliyor musun ?.

Aklımı bana geri ver ne olur.

Ona çok ihtiyacım var

mutluluğum için,

Yüreğimse

sende kalsın istersen

tümüyle

MUTLULUĞUMUZ İÇİN…

*** İSA

TUTKUNUM

Sana öyle tutkunum ki bir tanem,

Dünya umurumda değil.

Gözlerimi, gözlerinde unutmuşum

göremiyorum.

GÖR BENİM YERİME…

Sana öyle tutkunum ki bir tanem,

Dünya umurumda değil.

Ellerimi ellerinde unutmuşum,

Yazamıyorum.

YAZ BENİM YERİME…

Sana öyle tutkunum ki bir tanem,

Dünya umurumda değil.

Kulağımı kulağında unutmuşum

Duyamıyorum.,

DUY BENİM YERİME…

*** İSA

UĞRAŞI BİZİM

Çayırıyla, çimeniyle, toprağıyla bizimsin,

Dumanıyla, tekeriyle, okuluyla bizimsin.

Yedirmeyiz hakkımızı biz çıkarcıya,

Davamıza sahibiz, güç birliği ile,

Alacağız hakkımızı dev pençemizle…

Emekçiyiz biz, didiniriz ter hakkı bizim,

Köylüyüz biz, uğraşırız topraklar bizim.

Biz Türk genciyiz, düşünürüz uğraşı bizim

Biliriz düşmanı, dostu, bizden olanı

Hakkımızı alacağız el birliği ile…

***

İsa-1966/İzmir

UMUT BİR GÜL FİDANI

Umut, bir gül fidanı bahçemde,

Bak yine tomurcuklandı her dalı.

Teker teker patlıyor tomurcuklar,

Birbiri ardınca,

Birisi mut, birisi neşe, birisi SEN.

Baharı yazmak istiyor kalemim,

kışı değil.

Renk renk çiçekler istiyor gönlüm,

Dikenler değil.

Ve hiç ışıltısı kaybolmasın gözlerinin,

Hiç solmasın yüzün,

Hep mutlu ol SEN..

Umut,

Bir gül fidanı bahçemde,

Bak gör nasıl patlıyor tomurcukları,

Peş peşe,

Birisi mut,

birisi neşe,

birisi SEN..

*** İSA

UMUT

Bu çaresizlik,

bu umuda özlem,

Bu kızmalarım insancıklara..

Bu umutsuzluk,

bu mutsuzluk bakışlardaki,

beni düşündüren.,

Oysa biz;

çok kez aştık

aşılmaz sanılan engelleri,

kızsak da insanlara,

kızsak da İNSANCIKLARA…

Kaybedilenlere kaygılanmadan,

kazanımlara dönük olmalı

düşüncelerimiz,

Hangi gecenin sabahı olmamış ki?…

Kötülüklere, çirkinliklere bakmadan ,

Güzellikleri yakalamalıyız.

Erdemlerimizi vurgulamaya,

dönük olmalı çabalarımız,

Hangi kaygının sonu olmamış ki?

** İSA

Eylül 2014 Bornova

UMUT GÖZ KIRPIYOR GÜZELLİKLERE

Umut,

Coşkulu çığlıklarla içimde benim,

Umut,

Kanat çırpıyor yüreğimde

Gülen umutsuzlara inat…

Dileniyor gönül,

İyiyi, güzeli,

Dileniyor…

Uğraşılar hep İYİ şeyler için,

Çaba GÜZEL şeyler için.

Ama bazen;

Hangi iyi için, hangi güzel için bilinmez.

O BEN var ya, EGO denilen,

Düşünceleri genellikle yenik düşüren,

Hükmediveren insanlara

Ve o BEN oldukça çoğunlukta,

Daha çok dilenir gönüller

İYİYİ, GÜZELİ

Daha ÇOK!…

Umut,

yine de tuzu biberi insanların

ve içimde hala coşkulu çığlıklarla,

Kanat çırpıyor yüreğimde…

*** Ocak-1973-TİRE

BİLMELİSİN

Bilmelisin ,

Gözleri kör eden bir tutkunun

çürüktür temelleri..

Ve , bilmelisin ki zaman

geriye dönüşsüz hızla ilerler her gün.

Sevmek;

Yüreğinde yoğunlaşmalı yaşam boyu

Karşımıza neyin çıkacağı bir şans.

Savaş inançla kazanılır arkadaş.

Bilmelisin

Temelleri sağlam olmalı dostluğun…

Bilmelisin;

Zayıf temeller azgın sellere dayanamaz çöker.

Gece kurşun sıkar aydınlığa nedensiz.

Karşımıza neyin çıkacağı gerçekten bir şans

Savaş gururla kazanılır arkadaş…

Daha sert vur tellerine sazın,

Daha bir umutla bak lambanın fitiline

Bilmelisin ,

Bazı şeylerin verisi umutsuzluksa ,

Pek çok şeyinki de DOSTLUK,

SEVGİ ve UMUT….

İSA

GÜZEL

Sevgine muhtacım güzel,

Aşkın sersem etti beni.

Her şey seninle güzel,

Gel, mahsun bırakma beni..

Seni senden çok sevdim,

Sana senden çok hasretim.

Beni benden aldın güzel,

Hiç yalnız bırakma emi..

Aşk güzel, Dünya güzel,

Ruhun, düşüncelerin güzel.

Gel yaramın merhemi ol,

Sevgim seninle güzel…

*** Aşık İsa’ni:)-1965

HEYHAT

Ne kötü bu güzellikleri

bir başına yaşamak.

Sadece bir ses kulaklarımda ,

dolaşırken sahili.

Canın , cana özlemi bitmiyor.

Gençliğimin,

yarım yamalak hatırladığım

tatlı anıları .

Ve de,

yarin gözlerinden uzanan

bir sarı ışık yaralayan yüreğimi,

Tenin , tene özlemi bitmiyor ..

Ne kötü ,bu çoşkuları

bir başına sürdürmek.

Sadece güzel bir yüz hayalimde

devşirirken gülleri .

Canın , cana özlemi bitmiyor …

*** İSA

İŞTE ÖYLE BİRŞEY

Şiirlerimde;

Zorlu saldırılar insancıklara.

Şiirlerimde;

Güçlü sevgiler hakedenlere.

Ben;

Islıkla atarım içimden öfkelerimi,

Uğraşılarla bulurum barışın yolunu…

Övgülerim hep hakedenlere şiirlerimde..

Şiirlerimde;

Sımsıcak duygularım,

Şiirlerimde;

Öfkeli tutkularım,

Şiirlerimde;

En güzel anılarım,

Şiirlerimde;

Herşey

İŞTE ÖYLE BİRŞEY… İsa

***

KEYİFLE

Yorgun ve yılgın yüreğim,

Sığmıyor içime heyecanlarım.

Günler geçtikçe,

gözümde büyüyor ayrılık Sıkılıyorum..

El ele , gönül gönüle

Olmak vardı oysa

Günaydınlarda, iyi akşamlarda.

Zevk, zirveyi zorlamalıydı oysa KEYİFLE…

Ayrılık zorladı tüm benliğimi

Ne önemi var ki sızlanmanın

Uzar gider ömür yetişemezsin Sıkılıyorum…

Biliyorum,

bensiz keyiflerde değilsin.

Ben de öyle..

El ele , gönül gönüle

olmak vardı oysa.

KEYİFLE…

***

İSA

KORKUT

Ölüm;

Bakma öyle yüzüme

Soğuk soğuk.

Ben senden korkmuyorum ki

Git;

Korkanı ara,

Ona sırıt

Korkut biraz korkut…

*** 1967-İzmir

MUTLULUK

Mutluluk bazen neşe , bazen keder.

Mutluluk bazen bir hiç,

Çoğu zaman herşey…

Olağanüstü bir duygudur 0,

Bakım istiyen , üzerine titrenen .

Özenildikçe değerlenen ,

Vurdumduymazlıklarla

paslanan , sönen …

Mutluluk ;

Herşeyden öte bir duygu,

Güç kazandıran , hayatı sevdiren,

güldüren ve de düşündüren.

Bazen sınırsız toleranslı,

Bazen küçük sözlerle gölgeli

Bazen büyük engellere karşı dayanak .

Bazen bir hiç,

Çoğu zaman herşeydir

MUTLULUK…

*** İSA

UMUTLAR BİZİM OLSUN

Canım,

Sevdiğim,

Birtanem .

Alacakaranlığında gecenin,

Işıltılı gözlerimizde,

pembe düşlerimizle.

Yüzlerimizin aydınlığı,

yüreklerimizin coşkusuyla

BİR BÜTÜN OLALIM…

Öylesine büyük bir özlem ki bu

Şu an ;

İçimdesin sanki.

Gel

Gel de bütünleşelim seninle,

Başın , omzumda olsun.

Gel

Gel de bütünleşelim seninle,

Ellerin – ellerimde

Ellerim – saçlarında olsun.

Deve kuşu örneği

Gömelim başımızı kuma

Bütün alem KÖR

Tüm insanlar duygusuz

UMUTLAR BİZIM OLSUN…

*** İSA-1973/Bornova

UMUTSUZLUĞA YELKEN

Hep yasak sanılan davranışlar budar,

Düşüncenin yeşeren dallarını..

Hep yasak sanılan davranışlar budar,

Sevginin gelişen dallarını.

Umutlar kendine yer bulup gelişemeyeceğini zanneder,

Karamsar ve çaresiz umutsuzluğa yelken açarlar.

Yasaklar ve yasak olmayanlar iki bilinmeyenli bir denklem.

Çoğu zaman doğruyu, doğru olmayanı anlamak çok zor.

Umutlar kendine yer bulup gelişemeyeceğini zanneder,

Karamsar ve çaresiz umutsuzluğa yelken açarlar…

*** İSA-Bornova

ÜZÜNTÜ

Geri kalmışlığın huzursuzluğu var,

Denizlerimin dalgalarında,

Dağlarımın rüzgarlarında,

Ovalarımın kurdunda, kuşunda,

EŞİTSİZLİĞİN,

ADALETSİZLİĞİN,

EZİLMİŞLİĞİN….

Acı izlerini görüyorum

Yurttaşlarımın yüz hatlarında

*** İsa-1969/Tire

VAR OLMAK

Var olmak yeterli değil,

Varlığı hissettirmek gerek.

Tanımak,

sevmek,

görmek

İnsanlığı bilmek gerek

Var olmak yeterli değil,

Varlığı hissettirmek gerek.

Kimler insanların dostu,

kimler düşmanı

Öğrenip, öğretmek gerek..

Var olmak yeterli değil,

Varlığı hissettirmek gerek.

Değer vermek insana, insancasına

İyiyi sevmek, sevdirmek gerek…

***

1970-Tire

VE DOĞDUK

Bir aydınlığa düştük rahimden,

Göz kamaştırıcılığına güneşin,

Parlaklığına yıldızların

Yalanına Dünyanın,

Yalancılığına insancıkların..

Bir kurtuluşa düştük sanki çığlık atarak,

Sanki umutlarımızla birlikte,

Kesmediler göbeğimizi?

Bir güzellik görsün diye açıldı gözlerimiz,

İyi bir ses içindi sanki kulaklarımız…

Bir güzellik için büyüdük nefes nefes.

Bir aydınlık büyüttük,

Küçücük göğsümüzde.

Her parıltıya açık dimağımız ile,

Yürümek için emekledik yıllarca

Ve,

Hala emekliyoruz…

*** İSA

Aralık-1971

VURGUN

Sökün etti,

Vurgun yemiş yüreğim,

Güneşli bir gökyüzüne..

Ama bulutlar, kuşatmıştı maviyi..

Yorgundu sıcak,

Yorgundu sarı

Ve yorgundum ben…

Sökün etti,

Vurgun yemiş yüreğim

Denizin serin sularına.

Sonra gözyaşlarım düştü kumlara

Güneşsiz günlerin acısıyla.

Haykırdı doğa,

Haykırdı dünya,

Ve haykırdım ben…

*** İsa

YARAT KENDİ DÜNYANI

Al fırçanı eline,

Ne duruyorsun?

Boya kendi dünyanı

Kırmızıya,

yeşile ,

mora…

Al kalemi eline,

Ne duruyorsun?

Yaz kendi duygularını

Neşeni,

Sevincini,

Doğrularını, yanlışlarını

Ve,

Yarat kendi dünyanı…

*** İsa

YARE SARILMAK

Doyasıya bakmak istiyorum canım,

Anlamlı bakışlarının derinliğine.

Nerede nasıl ne zaman umurumda değil,

İreriverince anılarım,

usumda yüreğimde..

Yare sarılasım gelir…

İSA

YARINLARA

Her şeyi hissedebildim, yaşayabildim,

Duyabildim kendimce, kendi adıma.

Yumdum gözlerimi, sıktım yumruklarımı,

Yarınlar güzel olacak dedim,

Yürüdüm yarınlara.

Yarınlar, yarınlarımız,

Neler getirir, neler götürür yaşantımızdan, bilinmez.

Alabildiğince sevdim seni ben,

Güzellikleri hissedebildim, yaşadık korkusuzca.

Kah seni de alarak yanıma,

Kâh bir başıma

Yarınlar güzel olacak dexdim,

Yürüdüm yarınlara.

*** İsa-Bornova

YARINLAR

Doğaya tükenmeyen açlığımı anımsadıkça,

Denizlere, dağlara, çiçeklere, kuşlara ve sana

Bir şiir mayalanıverir içimde,

Ve mısralar dökülüverir kaleminden,

Umutlar çiçek açar içimde renk renk,

Seninle ve doğa ile bütünleşmelerimde.

Kuşlarda seni, dağlarda seni, denizlerde

seni yaşattığımda mutlanıyorum.

Geçmişle bütünleştiğimde, anılar bile ürkütüyor beni,

Ürperiyorum.

Yaşam takasına tüm insanları doldurmuş,

Ölüm denilen sona götürme çabasında.

Oysa yaşam güzellikleri arayana çok güzel..

Bazen güneş açıyor,

Bazen gönül tellerine çiseleyen yağmur,

Bugünler yarınlara düşman,

Yarınlar gelecek yıllara,

Zaman hızla geçiyor.

Oysa beklentiler hep yarınlara ertelenir İnan

Bu günler yarınlar için çekilir….

*** İsa

YAŞA KARDEŞİM

Saman sarısı bir renk yahutta kara,

Kırmızıdan kopmuş bir hüzün besbelli.

Mos mor dudaklar, eller cılk yara

Kararmış gök yüzü, sis inmiş yere,

Gür görebilirsen etrafını,

Yaz yazabilirsen yine…

Sana hayatını yaşa diyorlar arkadaş,

Hayatını yaşa.

Karış “Bonjur” lara,” BONSUAR” lara.

Güneşle doğsun neşen her sabah,

Yaşa,

Yaşamak nefes almaksa…

Sana gözlerimi anlatıyorum ben,

Oyuk oyuk, kapkara

Sana sarısını anlatıyorum rengimin,

Saman sarısı bir renk yahutta kara

Hırsımdan ağlayasım geliyor,

Ellerimin titremesi de caba…

Sen yaşamana bak yine kardeşim,

Bak yaşamaya..

Siz bir kez gelişiniz Dünyaya

Belki biz bir kez daha…

***

Ocak-1973-Bornova

YAŞAM

Anılar tekrar anımsanmayı bekler düşünülerde,

Güçleniverirler küçücük tesadüflerle,

Keyiflenir insan.

Yaşam geri sarılamadan ilerleyen bir şerit

kısa ömürde,

Sevenler düşünenler bunu bilir,

bunu görür de,

Yine de kırgınlık yaratırlar,

Özlenecek birlikteliklerde.

Yaşam ;

Tekrarı olmayan bir film kısa ömürde,

Anılardaki güzellikler hep gönüllerde.

Saatler tazı hızıyla kovalar zamanı ,

Biz geçmiş kötülükleri umursamasız,

Güzelliklerle kucaklamalıyız yaşamı.

Bir güzel söz bir güzel bakış sımsıcak bir sarılış,

Kır atın yelesinde.

Dört nala koşmalar engelleyemediğimiz,

Nerede ne zaman duracağı bilinmez,

Bir yağız at yaşam.

Yine de dizginler istemsiz gerilmelerde bazen ,

Sevenler düşünenler bunu bilir,

bunu görür de,

Yine kırgınlık yaratırlar,

güzelliklerle dolu birlikteliklerinde

*** İsa

YAŞAM

Yüreğimde bir arslan

gözlerim parlar huzurdan.

Yinede yaşam çiçeklenir,

çiçeklenir de solar kaygıdan..

Bir an azalır huzursuzluk biter kaygı..

Doğar bir başka düşünü

umulmazlıklardan. Doğurur kederler , büyütür acılar.

Sonra onlarıda öldürür

tüketir yaşam..

Yüreğimde bir arslan

Akdeniz kıyılarını

torosları yaşatır bana

Özlem mızrak mızrak batar benliğiıne

Neler doğar büyür düşünümde.

Kimse görmez,

kimse duymaz, kimse bilmez

Sürer yaşam..

Ama bir bilen var uzaklarda ,

Bir duyan var, bir gören var.

Yeşerten çiçekleri , eriten kederleri

Ve hep türkümüz doldurur yürekleri

Yücelir yaşam..

*** İsa-1974/Bornova

YAŞAM “Bazen”

Bazen , bir avuç gökyüzü,

Bazen , çılgın bir dalga yaşam …

Bazen , nadide bir çiçek,

Bazen, bir çakırdikenidir yaşam…

Taşır senikucağında

güzelliklere yaşam…

Sevinçlerle kendini yenilediğinde.

Düşünülerini , mutluluğa eriştirdiğinde

Arzuları , dolu dolu yaşayabildiğinde

Korkularını yenip ,

başını dik tuttuğunda.

Dolar taşar seninle yaşam…

Bazen , bir çift göz

Bazen , bir tutam saç yaşam…

Bazen bir rüya ,

Bazen de kabus yaşam…

Alır götürür seni gerginliklere

Taşır seni kollarında

Sıkıntılara

yaşam…

Üzüntülerle kendini yıprattığında,

Düşünü dizginlerini

bırakıp kaybolduğunda, Arzularını baskılayıp

korkularını abarttığında,

Ve de ;

yok yere utanıp kızardığında

Dalga geçer seninle YAŞAM…

*** İsa-1970/Tire

YAŞAMA SEVİNCİ

Geceye ;

Daha karanlık örtiisünii almadan üzerine,

Alacakaranlıkta yiiklemeye başlıyorum

Güzel duyguları,

Sevgileri_,

Sabahın ilk ışıklarıyla

Geri getirsinler diye.

Gündüze;

Umutlarım taşıyorum.

Daha güzel bakıyorum her yeni güne…

Ve; Sıkıntılarımı damıtarak

yakalamak mutluluğu sevincim oluyor.

Ve de;

“idare eder” in üstünde tutarak.

YAŞAMA SEViNCİMİ

Çabasız,çabalamasız

MUTLU OLUYORUM

*** İsa

YAŞAMAK

Yaşamak buysa yaşamaktan öte,

Ona da eyvallah.

Onda da mutlu olabilir insan,

Güzel şeydir yaşamak,

Şartları zor da olsa.

Düşünceler hep ölümden öte.

Yaşamak, bilinçli bir savaş,

Yaşamak barış içinde mücadele.

Yaşamak bir felsefe,

İnsanca yaşamaksa bir konfor,

Yaşam çok güzel..

Yaşamak daha da güzel,

İnsan, insanları severse..

***

Ağustos 1970-Tire

YAŞAMIN İÇİNDE OLMAK

Ömür için süre biçmek zor,

Çok mu kısa olur, çok mu uzun bilinmez

Sağlık ve huzurla sürdürebilmek önemli ömrü,

Sevdiklerinle birlikte olmak,

Çocuklarınla, torunlarınla..

Dostlarınla daha sık birlikte olmak,

Yaşamın hep içinde olmak önemli…

Süre biçmek zor ömrümüze,

Ne kadar yaşamak değil,

Konforlu yaşamak önemli.

Sağlık ve huzurla,

Üretken olmak önemli.

Ve de,

Övünebileceğimiz yapıtlarımızla,

Gurur duyduğumuz sevdiklerimizle,

Yaşama sımsıkı tutunmak , ve

yaşamın HEP İÇİNDE OLMAK önemli…

*** İSA

Nisan-2019

YAŞANMIŞ GÜNLER

Sevgiyi damla damla emerek,

yumuşamış yürekler.

Ellerde, yâre dokunmanın,

Gözlerde yâri görmenin hazzı.

Sermiş kuma yorgunluğunu vücutlar,

Yoğun geçirilmiş bir yılın ardından…

Susmuş dalgalar, çıt yok denizde,

Koyu maviliğinde bir rahatlık,

bir kavgasızlık.

Güneş, yine zirvede, tüm heybetiyle.

Doğanın özgür dünyası,

Kabullenmiş canlıları.

En büyük sevinci insanların,

Geride kalan yaşantıları…

***

İsa-1974/Silifke

YAŞLANIYOR MUYUM NE?

İnciniyor yüreğim

son yılarda sık sık.

Sık sık kızıyorum

Insanlara, yaşantıma, yalanlara, ikiyüzlüğe, kavgalara. Yaşlanıyor muyum ne ?

Güzellikler yaratmaya

uzandıkça eller, Dikiliyor karşıma

çirkinlikler, rezillikler.

Gücü mü azaldı iyiliğin ?

destek mi arttı kötülüğe ? Yaşlanıyor muyum ne ?

Kabullenmek zor bazı şeyleri. Düşüncesizliği sevgisizliği

Büyük bir coşkuyla başlasak da

her yeni güne.

Akşamlar,

istediğimiz gibi olmuyor

YİNE..

Yaşlanıyor muyum ne?…

*** İsa

YAZMAYACAĞIM

Eğer bir gün yazarsam gözlerin için,

Eğer dizelersem sözcükleri,

Gözbebeklerine

Dudaklarda nağme olur,

Dillerde destan her halde,

Ona kızıyorum..

Kirli, temiz her dudağa düşer anılarımız,

Güzel çirkin herkesin olur düşüncelerimiz

İyi kötü herkes konuşur gözlerini

ONDAN YAZMIYORUM…

***

İsa-Haziran-1972-Bornova

YAZMAYI SEVMEK

Yazıya dökülemez yoğunlukta duygularım.

Dolu dolu yaşıyor,

Ağlıyor, gülüyorum.

Artık yazmayı eskisi kadar sevemiyorum..

Mısralara sığmıyor heyecanlarım,

Kâh bir dalga olup,

Taşıyor yüreğimden.

Kâh sert bir dağ rüzgarı kulaklarımda,

Dolu dolu yaşıyorum duygularımı.

Ağlıyor, gülüyorum,

Artık yazmayı eskisi kadar sevemiyorum…

***

İsa-1974 /Bornova

YENİ YILLAR

Seneleri kovalamak yürek işi,

Seneleri karşılamak da öyle.

Her şey;

Nasıl geçtiği,

Günlerin, haftaların, ayların,

Yılın nasıl geçtiği ile ilgili…

Daha dün gibi,

2000 yılını karşılama hazırlıklarımız

Milenyum ne götürür,

Ne getirir tartışmalarımız, daha dün gibi..

Bugün 2004ü karşıladık,

Nasıl da geçiyor yıllar Tanrım?

İnanılmaz…

Seneleri kovalamak yürek işi,

Seneleri karşılamak da öyle..

Geçmişi irdelemek,

Geleceği planlamak ,

Ve günü yaşamak bizim işimiz

2004 e hoş geldin demek de.

Düşün,nasıl da geçiyor yıllar,

İnanılmaz…

1 ocak-2004 Bornova

YETER

Yalnızlık bir yabani ot,

İstemsiz yetişen gönül bahçemde.

O güzelim çiçeklerin içinde..

Ama olsun.

Sen beni, ben seni sevdik ya,

Bu bana yeter,

Yeter de artar bile…

Sensizlik geçici bir süre,

Bir alınyazısı bu,

Bir kader..

Ama olsun, geçecek,

Sen beni, ben seni sevdik ya,

Bu bize yeter,

Yeter de artar bile…

***

İsa-1974 / Bornova

YETER-1

Senin olsun mutluluklar, sevinçler.

Senin olsun tüm güzellikler.

Bana ;

kulaklarımdaki sesin,

yüreğimdeki sevgin YETER..

Senin olsun sevaplar, iyilikler.

Senin olsun tüm güzellikler.

Bana;

yüreğimdeki sıcaklığın

iyilik haberlerin YETER…

***

İSA-1974/ Bornova

YETERDİK BİRBİRİMİZE

Mutlu olurduk birlikte severdik birbirimizi,

Bir avuç sevinç olurduk kalabalığında dünyanın.

Bizim olurdu bastığımız her yerler, küçülürdü evren.

Peşimiz sıra gelirdi mutluluk

Ve sürüklerdik sevinci el ele uzaklara,

Kanatlarımız olurdu

UÇARDIK.

Mutlu olurduk birlikte, severdik birbirimizi,

Çakılırdı gözlerim gözlerine,

Öylece kalırdık.

Yorulurdu akrebi, yelkovanı,

Dururdu saat.

Hükmederdi zamana birlikteliğimiz

DALARDIK.

Mutlu olurduk birlikte, severdik birbirimizi,

Bir topak balçık olup, sıvardık hüznü.

Neşe bizim, huzur bizim,

Her şey bizim olurdu.

Her damlada taşardık,

Vermezse mutluluğu felek

ÇALARDIK.

Yetişemezdi huzursuzluk bize,

KAÇARDIK…

***

Bornova-1972

YILLAR

Bak, herşeyi değiştiriyor yıllar,

Bir yıldız kayıyor sanki içimden, uzaklara.

Ertelediğimiz sevinçleri bekliyor, yarınlar,

Bir heyecan yumağı büyüyor içimde.

Kabullenemediğim şey;

Yalanlar, ikiyüzlülükler, sevgisizlikler

Doğaya, hayvanlara ve de insanlara.

Bir yıldız kayıyor sanki içimden

Sessizce uzaklara…

Bak, herşeyi nasıl da değiştiriyor yıllar,

Güya yirmibirinci yüzyıla giriyoruz

Nasıl da mutsuz insanlar?

Geçim derdi, sevgisizlik,

Huzursuzluk var insanlarda

Bir yıldız kayıyor içimden

Sessizce uzaklara…

Ertelediğimiz sevinçleri bekliyor yarınlar.

Biz yarınların aydınlığına koşuyoruz,

mutlu yaşamlar özlemimizde .

Biz yirmibirinci yüzyıla koşuyoruz ,

Dostluk, sevgi kardeşlik hedefimizde.

Ertelediğimiz sevinçleri bekliyor YARINLAR,

Ve ben umuyorum;

Getirecek ertelenmiş sevinçleri yakında YILLAR….

*** İsa

YILLAR GEÇİYOR

Yıllar koşar adım ilerliyor zaman ötesine.

Güneş günleri çekip götürdükçe birbiri ardınca,

Geceler kah uzun, kah kısa kalıverdikçe insanlara,

Siyah kumral saçlar yerini bırakıyor beyazlara..

Yıllar koşar adım ilerliyor zaman ötesine.

Günler el ele tutuşup gidiverdikçe,

Geceler bir sevinç yumağı düşüncelerde,

Dağılıveriyor anılar,

Savrulan kum taneleri örneği çevreye..

***

Şubat-2015 /Bornova

YİNE

Bir şiir, bir şarkı, bir ses duyulan,

Kendime, kendimden sessizce yine

Kapımı usulca çalan yine kaderim

Alınyazım, sevincim, beklentim yine.

İnsanlar, insancıklar ve küçük dünya.

Bir acı dudaklarda, bir tebessüm,

Bir ıslık sevgilere, bir ıslık huzura,

Sıra sıra neşe ve keder bizlere yine..

Sessizlik, çaresizlik, canlılık, hayat.

Bir küçük uğraşı, bir büyük sevinç

Taptaze bir hırs her yeni güne,

Katar katar mutluluklar bizlere yine..

Bir sarhoşluk güzellikten, bir büyük huzur,

Bazen sevinç, bazen keder bizlere yine.

Yaşam karalara bürünse bile,

İsa’dan sevgi, selam dostlara yine…

***

Şubat-1972 Bornova

YORUM

Papatyalar , laleler bakımsız büyüyüp

büyüleyerek dünyayı,

Sürdürürken yaşamlarını

tüm güzellikleriyle kırlarda.

Her yıl özgürce atarlar tohumlarını

dağlara,ovalara..

Veben özgürce dolaştım

bu güzel çiçeklerin arasında yıllarca.

Dallar, şarkılar söylerdi korularda

çocukluğumda,

Dinleyip anlamlandıramadığım ,

anlamsız keyiflendiğim fısıltılarla..

Kediler, bağırtılarla sevişirlerdi yüreksizce

Mart aylarında çatılarda.

Ben yüreklilik sanırdım yaygaralarını

çocukluğumda..

Şimdi , yıllar yılları kovalıyor acımasızca..

Şimdi papatyalar , laleler

yine dağlarda ovalarda.

Yine ağaçlar,

dallarıyla yapraklarıyla söylüyor

şarkılarını korularda.

Veben , şimdi anlıyabiliyorum onları

ancak bu yaşımda..

Kediler, yine yüreksiz sevişiyorlar

bağırtılarla çatılarda

Mart aylarında.

Ama yorum çok farklı

insanın olgunluğunda…

*** İsa

YÜREK

Düşüncelerini uygulayamayan

bir yürekle,

Kötülüklerle savaşamaz insan.

Genişletemez ufkunu..

Yürek;

Düşünceyle beslenmeli,

Düşünceyle özdeşleşmeli.

Karşı çıkabilmeli kötülüklere.

Çirkinliklerden,

Kavgalardan, silahlardan uzak..

Yürek;

Haykırabilmeli düşünülenleri.

Riyalardan, kıvırtmalardan,

korkulardan uzak.

Yürek;

Parçalayabilmeli zırhını.

Dünya telaşı,

Ve insan korkusundan uzak…

***

İSA

ZAFER

Heyecanlarımdan arındıramadığım bir duygu,

benliğimi saran.

Buram, buram hasret kokan, sen kokan.

Şimdi düşüncelerimde yoğunlaşan yalnızca sensizlik

Ve çok güzel anılarımız belleğimde kalan..

Buram, buram hasret kokan, sen kokan…

Sıkıntılarımdan arındırılmış bir duygu,

benliğimi saran.

Nefesini duyuyorum yanı başımda her an,

Ellerimi uzatıp okşuyorum seni,

Dalgalı saçlarını ve güzel gözlerini.

Şimdi;

Yaşamak sert bir rüzgar, ÖZLEM kokan,

Ama, bu ayrılık bittiği an,

ZAFER bizim olacak inan…

***

İsa-1973/Bornova

ZORLANMADAN

Ben , başdöndürtücü güzellikler yaşadım,

yıllar boyunca.

Tire’de,Turgutlu’da,Bornova’da

anlatılamaz…

Anlatılacak olan , ya da bellekte kalan.

Heyecan, heyecan , heyecan …

Çiseledi üzerimize sevi damlaları

hiç ıslatmadan.

Ben, bir ömre değer güzellikler yaşadım,

yıllar boyunca.

Tatvan’da , Van’da , Afyon’da

anlatılamaz…

Anlatılacak olan ya da bellekte kalan.

Sadelik , samimiyet ve özlem

dürüstçe yaşanan…

Ben , gerçek heyecanı , tutkuyu ,

Sevdayı yaşadım yıllar boyunca.

Özdere’de ,Seferihisar’da Bornova ‘da

anlatılamaz …

Anlatılacak olan , ya da bellekte kalan.

Katıksız bir aşk ve

susuzluk aşktan.

Damla damla göllendi sevgi yüreğime.

Kiremit kiremit pekişti Sevda benliğime

Hiç ZORLANMADAN…

*** İsa

ŞİİRLERİMDEN ÖRNEKLER

HERŞEYİMİZSİN ATAM

ÇOCUKLARIM

ŞUNDAN BUNDAN

MAHŞERE KADAR

BUGÜN

GEÇMİŞ GÜNLER

ŞİİR

EN GÜZEL İNSANDI ATATÜRK

“ŞİİRLERİMDEN ÖRNEKLER” için bir yorum

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et